Yasemin İbrahimoğlu: “Türk kardeşlerime sanat ve tasarıma yönelmelerini tavsiye ediyorum”
Tasarım fikirlerini gerçeğe dönüştüren iç mimarlar, mekân gereksinimlerini belirleyip, renk ve aydınlatma gibi dekoratif öğeleri seçerek iç mekânı işlevsel, güvenli ve güzel hale getirir. Binaların iç mekân tasarımlarını, işlevsel ve estetik düzenlemesini yapan iç mimarların ülkemizde sayısı az diyebiliriz. Güzel ve estetik bir meslek olan iç mimarlık bölümüne ihtiyaç duyulduğu düşüncesiyle bu bölüme devam eden ve başarılı bir şekilde bölümü tamamlayan yeni iç mimar Yasemin İbrahimoğlu ile güzel bir sohbet gerçekleştirdik.
Yasemin İbrahimoğlu, 27 yaşında. 13 Mart 1993 Gostivar doğumlu ve evli. Babası Nizameddin İbrahim eczacı, annesi Nedime İbrahim ve eşi Murat İbrahimoğlu. 2011/2012 eğitim yılında Gostivar Belediye Meslek Lisesi, Hemşirelik bölümünden mezun oldu. 2018/2019 eğitim yılında Üsküp’te Avrupa Üniversitesi Sanat ve Tasarım Bölümünde İç Mimarlık alanından mezun oldu. Fakat Covid-19 salgını nedeniyle diplomasını 8 Haziran 2020 tarihinde aldı.
“Üniversite hayatımda çok yoğun ve güzel yıllarım oldu”
Eğitim sürecini bizlerle paylaşan Yasemin İbrahimoğlu, “2011/2012 eğitim yılında Meslek Lisesi’nden mezun olunca, İstanbul’da Mimar Sinan Güzel Sanatlar Fakültesinde Sanat Eserlerin Restorasyonu ve Konzervasyonu Bölümü’nü tam burslu olarak kazandım ama ne yazık ki çok az öğrenci katılımından dolayı bölüm açılmayınca Makedonya’ya geri döndüm. Bir yılımı kaybettim ama o yıl içinde devamlı olarak güzel sanatlarla ilgili kurslara gittim.
Sanat ve tasarımla ilgili daha küçük yaştan beri babamın ve annemin resim yeteneğimi keşfetmesi, ilkokulda öğretmenlerimin övgüsü, resim yapmayı sevmem, ailemin desteği ve kendi isteğim bu bölüme devam etmeme sebepti.”
Yasemin İbrahimoğlu, “2013/2014 eğitim yılında Üsküp’teki Avrupa Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi İç Mimarlık Bölümüne kaydımı yaptırdım. İlk yılım yoğun ve zordu. Bölümüm Makedoncaydı ve ben Makedoncayı çok iyi bilmiyordum. Anlamakta güçlük çekmeme rağmen bu konuda hocalarımın yardımı ve desteği çok oldu.
Üniversite hayatımda çok yoğun ve güzel yıllarım oldu. Her yıl sanat ve tasarım sergilerimiz olurdu. Verdiğim mücadeleyle ve zorluklarla beraber, sonuç başarı olunca bir o kadar da keyifliydi” dedi.
“Her zaman iç mimarlığa yoğun bir talep ve ihtiyaç vardır”
Ülkemizde, bu bölümden mezun olan veya bu mesleğe sahip olan Türklerin sayısının kesinlikle çok az olduğuna vurgu yapan Yasemin İbrahimoğlu, “Ben, ülkemizde bu mesleğe günden güne daha çok ihtiyaç duyulduğunu düşünüyorum ve Türk kardeşlerime sanat ve tasarıma yönelmelerini tavsiye ediyorum.
Diğer ülkelere bakarsak, tasarımın adeta başkenti olan İtalya’yı göreceğiz, Türkiye, İngiltere, Çin, Amerika, iç mimarlığa en çok talepte bulunan Arap ülkeleri ve bunun dışında ise iç mimarlığa en çok ilgiyi Avrupa ülkelerinde görmekteyiz. Bunun en büyük sebebi ise Avrupa’nın neredeyse tamamının tarihi binalardan oluşmasıdır.
Hangi ülkeye bakarsanız bakın, her zaman iç mimarlığa yoğun bir talep ve ihtiyaç vardır. Bunun sebebi de sadece yeni konutların iç tasarımı değil, bununla birlikte varolan konutların yenilenmesi ve tarihi konutların, tarihi eserlerin korunması ve restorasyonu da iç mimarlıkta büyük önem taşımaktadır” dedi.
“İç mimarlar çok geniş yelpazede hizmet sunabilirler”
“Her mesleğin olduğu gibi bu mesleğin de zorlukları vardır” diyen Yasemin İbrahimoğlu, “Bir konutun iç mekânın proje çiziminde hata yapmamanız gereken bir durumdur ve profesyonellik gerektirmektedir. Dört yıllık eğitim süreci de sizi zorlayabilir ama sonuç olarak avantajları çoktur.
İç mimarlar çok geniş yelpazede hizmet sunabilirler. Aklınıza “mekân” olarak getirdiğiniz her alanı (kapalı ya da açık) tüm detayları ile iç mimarlar tasarlayabilirler.
Diğerleri arasında, “Ben burdan yeni nesile şunu söylemek istiyorum. Ülkemizin tarihi mekânlarının korunmasına, yeni tasarımlara ve iç mimarlara ihtiyacı var. K. Makedonya’da iç mimarlığın ilerlemesini ve yeni neslin ve Türk vatandaşlarının bu bölüme yönelmesini tavsiye ediyorum.
Tasarımcı, aklınıza gelen-gelmeyen her bir detayı saatlerce-günlerce tek tek çizip öğrenmeye çalışırken, deneyimlerken, uygularken “tasarıma gerek yoktur” diye düşünmeyin. Lütfen bir mekâna girdiğinizde biraz daha dikkat edin, neler düşünülmüş, nelerle uğraşılmış.
İç mimari; insanın hem fiziksel hem psikolojisini, mekânın lojistik yerini, iklimini, renklerini, ekonomik durumunu, kısaca her alanını tam anlamı ile ele almaktadır” sözlerini dile getirdi.
“Günümüzde her alanda görsellik ön planda yer almaktadır”
Bu yıl eylül ayında yüksek lisans için kaydını yaptırmayı düşündüğünü söyleyen Yasemin İbrahimoğlu, bu meslekte daha profesyonel olmayı hedeflediğini, aynı zamanda da kendi mesleğinde çalışmayı, yüksek lisansını tamamlayınca kendi şirketini kurmayı düşündüğünü belirtti.
Yasemin İbrahimoğlu son olarak, “Dünya hızla değişmekte. Dünyanın geldiği noktada, günümüzde her alanda görsellik ön planda yer almaktadır. Bu yüzden ülkemizin tasarımcılara yeniliklere ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.
Bir tasarımcı çok geniş kapsamlı hizmet sunabilir ve bir Türk tasarımcısı olarak benim için ülkeme katkıda bulunmam çok önemli. Yeni nesile ve Türk kardeşlerime bu bölüme yönelmesini kesinlikle öneriyorum...
Başta üniversite olarak Avrupa Üniversitesi, orada çalışan profesörler, asistanlar ve diğer çalışanlara kadar her şey mükemmeldi, bana verdikleri değer ve destekleri için teşekkürlerimi sunarım. Böyle bir üniversiteden mezun olduğum için gurur duyuyorum.
Ayrıca, Yeni Balkan Gazetesiyle bu değerli röportajı yaptığım için, bana böyle gurur verici bir fırsat sundukları için, Yeni Balkan Gazetesinde emeği geçen herkese sonsuz saygılarımı ve teşekkürlerimi sunarım...” diyerek sözlerini noktaladı.
- Bu haber 19-06-2020 tarihinde yayınlanmıştır.