“Balkanlar artık barışın, bereketin ve kalkınmanın merkezi olacaktır”
Bugün ve yarın Kuzey Makedonya’da resmi temaslarda bulunacak olan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Prof Dr. Mustafa Şentop 21 Aralık Türkçe Eğitim Bayramı nedeniyle Üsküp’te düzenlenecek etkinliklere katılacak. Bu topraklardan göç eden bir ailenin ferdi olan Şentop, fırsat buldukça Kuzey Makedonya’ya yaptığı ziyaretlerden büyük keyf aldığını görmekteyiz. Bu vesileyle Yeni Balkan olarak kendisiyle bir söyleşi gerçekleştirdik.
Sayın Başkan, zatıalinize göre Rumeli’nin sorunları ve bölgenin barışı noktasında Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin önümüzdeki süreçte temel politikası ne olacaktır?
Rumeli’nin sorunlarına baktığınız zaman Memalik-i Devlet-i Aliyye’nin Balkanları terkinden sonra buralarda etnik ve dinsel sorunlar sürekli tezahür etmiştir. Yakın zamana kadar sürekli savaşla anılan bir bölge olan Evlad-ı Fatihan topraklarında artık barış ve huzur hâkimdir. Bosna Savaşı’nda yaşanan büyük acılar, insanlık tarihinin yakın zamanda gördüğü en büyük katliam tüm dünya için unutulmaz acılardı. Şimdi görüldüğü üzere hep beraber bir arada yaşanabiliyor. Barışın hakim olduğu topraklarda bereket, terakki ve istikbali konuşabiliyorsunuz.
Türkiye olarak Balkanlar’daki tüm devletlerle iyi ilişkiler kurmak ve bunu tüm bölgede sağlamak istiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde büyük güçlü Türkiye idealine emin adımlarla ilerlerken komşularımızla, tarihten gelen bağlarla birbirimize yakın olduğumuz akrabalık ilişkilerimizin olduğu Balkanlar’daki tüm kardeşlerimizin tüm sorunlarıyla ilgileniyoruz, ilgilenmeye devam edeceğiz. Çünkü Rumeli’de yaşayan her soydaşımız, her kardeşimizin sorunu bizim sorunumuzdur.
Balkanlar artık barışın, bereketin ve kalkınmanın merkezi olacaktır.
Geçen yıl Kuzey Atlantik Antlaşmasına Kuzey Makedonya Cumhuriyetinin Katılımına İlişkin Protokolün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifinin TBMM’ye biran önce gelmesi için hem Balkanların dostu olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hem de sizlerin büyük çabası vardı. Kuzey Makedonya ve bölge istikrarı için hayati önem taşıyan bu süreçle ilgili bizlere biraz detay verebilir misiniz?
Türkiye için elbette Makedonya’nın yeri ve önemi ayrıdır. Türkiye olarak Kuzey Makedonya’nın 30. Müttefik olarak Kuzey Atlantik İttifakı’na katılımından büyük memnuniyet duyuyoruz. Kuzey Makedonya’nın NATO’ya tam üyeliği, Balkanlarda güvenlik ve istikrarın sağlanması bakımından önemli bir adım teşkil etmektedir. Bu üyelik aynı zamanda NATO’nun evrensel değerlerin savunulması bağlamındaki imkan ve kabiliyetlerini artıracaktır. Türkiye ve Kuzey Makedonya arasındaki köklü dostluk ve işbirliğinin ittifak bağıyla yeni bir boyut kazanacağına olan inancımızla devam edeceğiz. Bu süreçte elbette başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere emeği geçen herkese de teşekkür etmeliyiz.
Makedonya Türkiye Ticaret Odası - MATTO’nun bir girişimi var, ağırlık verdiği son dönemde. Kuzey Makedonya ile Türkiye arasındaki, Serbest Ticaret Anlaşmasının güncellenmesi için yoğun bir çalışma yapılmakta. Sizce bu anlaşmanın iki ülke için ne tür bir değeri vardır?
İkili ticari anlaşmalar iki devlet arasında bürokratik engelleri kaldırmak ve ticaret hacmini arttırmak için önemli anlaşmalar. Şu andaki ticaret hacmini ben yeterli görmüyorum. İki ülke için var olan potansiyeli en üst seviyeye çekmek için daha çok çalışmalıyız.
Önümüzdeki dönemde iki ülke arasında yeni anlaşmalar planlanıyor mu? Bir de Kuzey Makedonya’nın AB ile bütünleşme sürecinde ikili anlaşmaların güncellenmesini gerektirecek hususlar var mı?
Tabii ki, Kuzey Makedonya ile Türkiye tarihsel bağlarıyla birbirine bağlı iki ülke. Türkiye olarak hem Kuzey Makedonya’nın hem de soydaşlarımızın her daim gelişmiş, müreffeh bir ülkede yaşamaları en büyük sevincimiz olur.
İkili ilişkilerde bakıldığında son dönem iki ülke arasındaki diyalog ve işbirliğini nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye’nin Kuzey Makedonya’ya özelde bakışı nasıldır?
Türkiye komşularını ve özellikle soydaşlarını dünyanın neresinden olursa olsun yalnız bırakmaz. Biz Türkiye olarak vicdani diplomasiyi esas alan bir ülkeyiz. Kuzey Makedonya’nın da ne ihtiyacı olursa her daim yanında olacağız.
Kopartılamaz bir bağ var Makedonya ile Türkiye arasında, ortak tarihi mirasın yanı sıra ortak değerlere sahip bir bölgede yaşıyoruz. Türkiye hep karşılıksız sevdi etrafındakileri, Türkiye’nin ilişkilerin daha da güçlenmesi için Kuzey Makedonya yetkililerinden bir talebi var mı?
Şu anda ilişkilerimiz çok iyi. Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan da bu ilişkilerin çok daha ileriye gitmesi için yoğun çaba sarf ediyor. Bizler de özel olarak Kuzey Makedonya’ya karşı ayrı bir muhabbet besliyoruz. Bu bağın en üst düzeye çıkarılması için elimizden geleni yapacağız.
Balkanlarda TİKA olsun, YTB olsun, Yunus Emre Kültür Merkezleri, son dönemde Maarif okulları aktif olarak Türkiye’ye temsil ediyorlar, bu kurumların çalışmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Tüm kurumlarımız burada alkışı hak eden çalışmalara imza atıyorlar. Hepsini can-ı gönülden tebrik ediyor, çalışmalarında başarılar diliyorum.
Aile bağlarınızın kökü bu topraklardan geliyor, her fırsatta bunu dile getirmekten çekinmiyorsunuz. Balkanlar sizler için neyi çağrıştırıyor, bu ata toprakları gezerken ki sık sık ziyaret ediyorsunuz sizlere ne hissettiriyor? Bu noktadan hareketle, zatıalinize göre Makedonya Türkleri olarak bizlerin en önemli sorunu nedir?
Evet, benim de ata toprağım olan buralar benim için çok ayrı bir anlam taşıyor. Makedonya Türkleri buranın asli unsurlarından biri. Her alanda kendilerini görmek beni mutlu ediyor. Bu yüzden eğitimi ön plana alıp gece gündüz çalışacağız.
Sadece vatan topraklarını terk etmemek için buralarda kalan biz Türklere T.C. vatandaşlığı verme konusunda sizlerin bir hukuk profesörü olarak düşünceniz nedir? Örneğin geçtiğimiz gün Bulgaristan’ın Kuzey Makedonya’da yaşan 60 binden vatandaşı olduğunu gururla söyledi.
Bununla ilgili çalışmalar yapılabilir.
Son olarak Makedonya’da yaşayan Türk ve Kuzey Makedonya Anayasasına göre Türk milletinin bir parçası olan Türkler için mesaj olarak ne ifade etmek istersiniz?
Türkler, buranın ayrılmaz bir parçasıdır. Her mevkide kendilerine yer açmışlardır. Bu da bizim gururlanmamıza en büyük vesiledir.
Mürteza Sulooca
- Bu haber 21-12-2020 tarihinde yayınlanmıştır.