Beyzaroski: Hükümet, fonların dağılımını yaparken, yerel öncelikleri ve özel durumları dikkate almaya odaklanmalıdır
Kuzey Makedonya Cumhuriyeti Ayrımcılığı Önleme Komisyonu Başkan Yardımcısı Limko Beyzaroski, kendilerine ulaşan şikayet dilekçelerine bakıldığında yerel çapta Türk toplumunun özellikle altyapı alanında ciddi ayrımcılıklara maruz kaldığının açıkça görüldüğünü ifade etti.
Limko Beyzaroski, Türk toplumunun ayrımcılıkla ilgili ilettiği şikayet dilekçeleri, kamu kurumlarında etnik toplulukların nüfus oranına göre istihdamını sağlamaya yarayan ‘Dengeleyici’nin kaldırılmasına ilişki gelişmeler, Macaristan’dan altyapı projeleri için alınacak kredinin yerel sorunları çözüp çözmeyeceğine dair güncel meseleler hakkında değerlendirmelerde bulundu.
-Ülkemizde yaşayan Türklere yönelik uygulanan ayrımcılık nedeniyle gerçek veya tüzel kişilerden şikayetler alıyor musunuz?
“Evet, gerçek ve tüzel kişiler tarafından Türk toplumuna mensup kişilere karşı ayrımcılık yapıldığına dair kanuna ve meşru menfaate uygun olarak şikayet dilekçeleri bize ulaşıyor. Şikayet dilekçesi aldığımız alanlar arasında eğitim, bilim ve spor; iş ve çalışan ilişkileri; su, yol ve kanalizasyon gibi bazı mal ve hizmetelere erişim; kamuoyu bilgilendirmesi ve medya ile adalet ve idare yer alıyor.
Memnuniyetle ifade edebilirim ki komisyonumuz eşitlik ve ayrımcılık ihlalleriyle ilgili tüm davaları gerekçesi ve alanı ne olursa olsun başarılı, tarafsız ve profesyonel bir şekilde ele almaktadır. Çok sayıda dilekçe tamamlandı, ancak sorunun doğası gereği kapsamlı araştırmalar gerektiren bazı şikayet dilekçeleriyle ilgili yasal süresi dolmakta olan davalarımız da var.”
-Kamu kurumlarında, etnik toplulukların nüfus oranına göre istihdamını sağlamaya yarayan ‘Dengeleyici’ sisteminin kaldırılması gündemde. ‘Dengeleyici’nin iptal edilmesinin Kuzey Makedonya’da yaşayan Türk toplumu için zararlı sonuçlar doğuracağını düşünüyor musunuz?
“Kuzey Makedonya Cumhuriyeti, açık ve hoşgörülü bir toplum inşa eden, yasalarla güvence altına alınan eşit hak ve özgürlükleri sağlayan ve kurumlarıyla yasaların eşit şekilde uygulanmasını sağlayan açık ve demokratik bir ülkedir. ‘Pozitif ayrımcılık’ tedbiri olan ‘Dengeleyici’nin kaldırılacağına ilişkin duyurular, vatandaşların hukuki eşitliği alanında hiçbir durumda genel kabul görmüş kural ve prosedürlerle belirlenen koşulların adalete uygun olarak haklı gösterilemeyecek orantısızlık ve radikal eşitsizlik gibi sorunlara neden olmayacaktır. Bu açıdan bakıldığında, böyle bir duyurunun ne Türk ne de herhangi başka bir etnik topluluk mensuplarında endişeye mahal olmadığı kanaatindeyim. Böyle bir durum söz konusu olduğunda eşitsizliğe karşı koruma mekanizmalarının hızlı ve yerinde tepki vereceğine güçlü bir şekilde inanıyorum.
Geçmişte yaratılan çeşitli engeller nedeniyle kendi haklarını kullanamayan kişi veya grupların, haklarını elde edebilmeleri için bu ‘Pozitif Ayrımcılık’ uygulaması hayata geçti. Fakat bu uygulama ‘orijiner’ haklar ortaya çıkarmak veya imtiyazlı hak sahipleri yaratmak için değil gerçek eşitliği sağlamayı amaçlamaktadır. Gerçeği söylemek gerekirse, ‘Pozitif ayrımcılık’ her zaman açıkça tanımlanmış, zaman sınırlamalı ve uygulamalarında hedeflenmiştir. Bu nedenle Dengeleyici'nin işlevselliği, gerekçesi ve etkileri konusunda devletin bir durum değerlendirmesi yapması meşrudur ve beklenen bir durumdur.”
-Macaristan’dan alınacak kredinin, yerel düzeydeki altyapı sorunlarını azaltabileceğini düşünüyor musunuz?
“Yerel düzeyde yaşam koşullarında pek çok farklılığın ve eşitsizliğin olduğunun ve ideal olmayan bir toplumda yaşadığımızın bilincindeyiz. Aslına bakılırsa yerel topluluklardan Ayrımcılığı Önleme Komisyonu’na gönderilen şikayet dilekçelerinin nedeni de bu. Yerel orantısızlık, eşitsizlik ve farklılıkların açık bir göstergesi olan su, yol, asfalt, kanalizasyon ve diğer altyapı bozuklukları gibi sorunlarla karşılaşan Sopişte Belediyesi’ne bağlı Dırjilovo, Radoviş Belediyesi’ne bağlı Pırnalı ve Valandova Belediyesi’ne bağlı Kızıldoğan köylerini örnek olarak gösterebiliriz.
Bize ulaşan şikayet dilekçelerini ele aldığımızda, ülke genelinde su sorunu çözülmeyen, asfaltsız sokakları, düzensiz kanalizasyonu, kalitesiz elektrik şebekesi olan ve diğer altyapı ihtiyaçlarının karşılanmadığı yerleşim yerlerinin var olduğu açıkça görülüyor. Bu sorunlar başta göç olmak üzere birçok istenmeyen sonuç doğurmaktadır. Bu durumla karşılaştırıldığında bu tür sorunların kaliteli bir şekilde çözüldüğü yerleşim yerleri de bulunmaktadır.
Bu altyapı eşitsizliği, mevcut hükümetin şartlara yönelik metodoloji oluşturmasına neden olmuştur. Hükümet, fonların dağılımını yaparken, yerel öncelikleri ve özel durumları dikkate almaya odaklanmalıdır.
- Bu haber 25-09-2024 tarihinde yayınlanmıştır.