T.C. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun davetlisi olarak Ankara'da bulunan Dışileri Bakanı Nikola Popovski, Çavuşoğlu ile bakanlıkta baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Çavuşoğlu, burada yaptığı konuşmada, Poposki ile dışişleri bakanı olmasından bu yana defalarca bir araya geldiklerini ve her görüşmelerinde ikili ve bölgesel konuları konuşma fırsatı bulduklarını söyledi.

Makedonya'nın bir isim problemi yaşadığını hatırlatan Çavuşoğlu, bu sorunun Makedonya'nın Avrupa Birliği (AB) ve NATO üyeliği önünde bir engel olarak sürekli masada durduğunun altını çizdi. Çavuşoğlu, "Biz bunun haksızlık olduğunu düşünüyoruz. Anayasal ismiyle Makedonya'yı nadir şekilde tanıyan ülkelerden bir tanesiyiz ve NATO içinde tek ülkeyiz. Biz, tüm uluslararası alanda bu ülkenin anayasal ismiyle tanınması konusunda çalışmalarımızı sürekli bir şekilde sürdürüyoruz" diye konuştu.

İki ülkenin dışişleri bakanlıkları arasında bugün imzalanan mutabakat zaptının iki ülkenin uluslararası alanda ve diplomaside işbirliğini daha da güçlendireceğini vurgulayan Çavuşoğlu, ticari ilişkilerin de geçen sene bir önceki yıla göre daha iyi duruma geldiğine ve ticaret hacminin yüzde 10 oranında artış gösterdiğine işaret etti.

Türk iş adamlarının Makedonya'da yaptığı yatırım miktarının da her geçen gün arttığını ve yaklaşık bir milyar avroya yükseldiğini ifade eden Çavuşoğlu, bu rakamın karşılıklı teşvikler ve oluşturulacak serbest ticaret bölgesiyle daha da artacağına inancını dile getirdi.

Çavuşoğlu, her iki ülkenin de kültür anlaşmasını onayladığını, kısa süre içinde Makedonya'da Kurşunluhan'da Yunus Emre Kültür Merkezi'nin, İstanbul Taksim'de de Makedonya Kültür Merkezi'nin kurulacağını anlattı. 

Bakan Çavuşoğlu, şöyle devam etti: "Eğitim, askeri, savunma alanlarında da çok yakın işbirliklerimiz var. Tüm bunları görüşme fırsatımız oldu. Sayın Poposki'yi Antalya'da Mayıs ayında NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı'nda ağırlamaktan mutluluk duyacağız. Türkiye Makedonya'nın hem AB hem de NATO üyeliğine tam olarak destek vermektedir ve 2016 Varşova Zirvesi'nin de NATO’nin genişleme zirvesi olmasını arzu ediyoruz. Bu konudaki çabalarımızı da sürdüreceğiz. Bugün çalışma yemeğinde Balkanlar ve Türkiye'nin güney ve kuzeyindeki gelişmeleri de birlikte değerlendirme fırsatı bulacağız."

Popovski, “Türkiye'nin Makedonya'yı anayasal ismiyle tanıması bizim için çok önemli" 

Makedonya Dışişleri Bakanı Poposki de Türkiye ve Macaristan arasındaki işbirliğinin her yıl daha ileriye gittiğini belirterek, "Türkiye'nin Makedonya'yı anayasal ismiyle tanıması bizim için çok önemli" dedi.

Son dönemde iki ülke arasında çok sayıda üst düzey ziyaret yapıldığını anımsatan Poposki, Makedonya ile Türkiye arasındaki ticaret hacminin de arttığını ifade etti. Türkiye'nin Macaristan'ın sekizinci ticari partneri olduğunu söyleyen Poposki, "Bugün de işbirliğinin geliştirilmesi için mutabakat imzaladık. İlişkilerimizin güçlenmesi ve gelişmesi için önemli bir adım" değerlendirmesinde bulundu.

Sorular

Bir gazetecinin Makedonya'nın AB ve NATO üyelikleriyle ilgili perspektiflerini sorması üzerine Poposki, Macaristan'ın AB'ye üyelik sürecinin yaklaşık 10 yıldır devam ettiğini anımsatarak şunları söyledi:

"Maalesef Yunanistan'ın vetosu bu sürece mani oluyor. Bu illegal bir durum. Sorunu çözmek için hem AB hem de NATO'da bir görüş birliği oluşturulmalı. Bu durum, AB ve NATO'nun bölgedeki istikrarı sağlamasına da engel teşkil ediyor."

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu da İzlanda'nın AB adaylık başvurusunu geri çekmesiyle ilgili bir soru üzerine, İzlanda'nın yaşadığı ekonomik krizden çıkabilmek için AB üyeliği arayışına girdiğini hatırlattı.

Adaylıktan çekilmeyle ilgili kararın İzlanda'ya ait olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, ancak AB'nin de eksiklikleriyle ilgili kendini sorgulaması gerektiğini söyledi.

AB'nin tüm sorunlarına rağmen hala dünyanın en istikrarlı, ekonomik olarak en kalkınmış ve en güvenli bölgesi olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, ancak birliğin doğu, komşuluk, dış ve entegrasyon politikalarını gözden geçirmesi gerektiğine dikkati çekti.

Genişleme politikasıyla ilgili AB içinde farklı görüşler olduğuna işaret eden Çavuşoğlu, Avrupa Komisyonu Başkanı Jean Claude Junker'in "5 yıl genişleme olmayacak" açıklamasının, AB üyesi ülkeler içinde tartışma yarattığı gibi aday ülkeler arasında da hem hayal kırıklığına hem de soru işaretlerine sebep olduğunu belirtti.

Türkiye'nin yıllardır süren AB üyelik müzakerelerine rağmen sürece inandığını, yükümlülüklerini yerine getirmek istediğini ve her faslı açmaya hazır olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, "Fakat 5 sene genişleme olmayacak dediğiniz zaman zaten kararsız olan ülkelerin 5 sene bu süreci beklemesini bekleyemeyiz. Dolayısıyla tüm politikalarda olduğu gibi AB'nin genişleme politikalarını da bir kere daha gözden geçirmesi gerekiyor" diye konuştu.

Norveç'in ardından İzlanda'nın da adaylıktan çekildiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, AB'nin Kuzey ülkelerine yönelik politikasını da aynı şekilde gözden geçirerek daha cazip hale getirmesi gerektiğini söyledi.

Bakan Çavuşoğlu, üç İngiliz kıza yardım eden kişinin Kanadalı olduğu yönündeki haberlerin hatırlatılması üzerine, yabancı savaşçılar olgusunun şu anda sadece Suriye ve Irak'taki kaos ve sivil savaş ortamıyla bağlantılı olmadığını söyledi. "Bugün nerede bir savaşçı varsa orada yabancı örneğini görüyoruz, ama özellikle Suriye ve Irak'taki yabancı savaşçıların oraya geçişi bakımından Türkiye transit ülke durumundadır” diye konuşan Çavuşoğlu, Türkiye'den tedbir alınmasının beklendiğini ve bunun da doğal olduğunu vurguladı. Çavuşoğlu, şunları söyledi:

“Biz de tedbirlerimizi artırıyoruz sürekli ve buralarda tarama merkezleri de kuruyoruz ve sonuçlar da elde ettik. Fakat bu sorunu ancak işbirliğiyle azaltabilir ya da durdurabiliriz. Son zamanlarda bu konudaki işbirliğimiz gerçekten güçleniyor. Fakat özellikle bilgi, istihbarat paylaşımında hala ciddi bir eksiklik var. Bunları da gidermek gerekiyor.

Başka bir sorun ise bu yabancı savaşçıların özellikle Avrupa Birliği ülkeleri tarafından o ülkeden ayrılmadan durdurulamaması. Bunun için ortaya konan gerekçeler, bizim için doğrusu geçerli değil. Biz demokratik ülkeyiz, insanların özgürce seyahat etmesini engelleyemeyiz. Bununla ilgili başka sorular da ortaya çıkıyor. Acaba kasıt mı var. Bu karmaşık bir durum ve sınırdan bunlara yardım eden insanlar var. Burada daha önce yardım eden başka insanlar da yakalandılar Türkiye'de. Örneğin 17 yaşındaki bir Kore vatandaşı, Suriye aracıyla geçişi sağlanıyor. Aracılar sayesinde bu çocuk Suriye'ye gidiyor. Burada iki yönlü istihbaratta çalışan insanlar da var. En son üç İngiliz'in Suriye'ye geçişine yardım eden kişi Suriye vatandaşı, ama koalisyon içindeki bir ülkenin istihbaratında çalışıyor. Bu kadar karmaşık bir durum var. Sürekli Türkiye'yi eleştiriyorlar. Biz buna isyan ediyoruz. Türkiye üzerine düşeni fazlasıyla yapıyor. 12 bin 519 kişiye Türkiye'ye giriş yasağı koyduk. Yakalayıp da sınır dışı ettiğimiz kişi sayısı bin 154'e çıktı."

Endonezya'dan gelip Suriye'ye geçmeye çalışan bir grubun da güvenlik güçleri tarafından yakalandığını belirten Çavuşoğlu, gerekli soruşturmaların devam ettiğini dile getirdi. Medyada yer alan diğer 16 kişilik Endonezyalı grupla ilgili de şu anda ellerinde bir bilgi bulunmadığını ifade eden Çavuşoğlu, bu konudaki çalışmaların sürdüğünü ve Endonezya ile istihbarat paylaşıldığını söyledi.

Bakan Çavuşoğlu, "Türkiye bu konuda her zaman üzerine düşeni yapıyor, her zaman  daha fazla işbirliği yapmamız gerektiğini söylüyoruz ve bu işbirliğine de hazırız" diye konuştu.

Kaynak: AA