Devlet Arşivi, Osmanlı dönemine ait kayıtları gün yüzüne çıkarmaya devam ediyor
Kuzey Makedonya Cumhuriyeti Devlet Arşivi tarafından geçen yıl yayınlanmaya başlayan Osmanlı dönemine ait Üsküp’teki nüfus sayım verileriyle ilgili kitap serisinin devamı kamuoyuyla buluşmaya devam ediyor.
Devlet Arşivi Tasnif Bölümü Yöneticisi Doç. Dr. Adnan Şerif’in hazırladığı “Osmanlı Belgelerinde Makedonya Tarihi - Hristiyan Ahaliye Yönelik XIX Yüzyıl Nüfus Sayımları - Üsküp Sancağına Bağlı Üsküp Kazası 1832/33” isimli eser Makedon dilinde yayınlandı.
Makedonya tarihinin ilk modern nüfusu sayımı olma özelliğini taşıyan 1832/33 sayımlarının verilerini içine alan bu kitapta, Üsküp ve çevresinde bulunan Hristiyan ahalinin sayımı ile birlikte kayıt altına alınan mesleği, ekonomik durumu, göç durumu gibi detaylı bilgiler yer alıyor.
Makedonya tarihinin ilk modern nüfus sayımı
Kitabın Müellifi Doç. Dr. Adnan Şerif, ülke tarihindeki ilk modern nüfus sayımının 1832/33 yıllarında yapıldığını vurgulayarak, yayınlanan bu kitabın bir çok alanda bilimsel çalışmaya kılavuzluk edebileceğini söyledi. Eserin, Osmanlı tarihiyle ilgilenenler için de önemli bir kaynak olacağını sözlerine ekledi.
Bu eserin, daha önce yayınlanan Müslüman ahaliye yönelik Üsküp sancağındaki nüfus sayımı araştırmalarının bir devamı olduğunu söyleyen Şerif, son çalışmalarında gayrimüslim yani Hristiyanlara yönelik yapılan sayımı kapsadıklarını ifade etti.
Şerif, gazetemize yaptığı açıklamada “Osmanlı Devleti daha önce yaptığı sayımlarda sadece vergi veren ve asker gidebilecek kişileri kayıt altına alıyordu. 1832/33’te yapılan nüfus sayımı, bir çok detay kayıt altına alındığı için modern yapılan ilk sayım olarak tarihe geçmiştir.” dedi.
Üsküp Kazası’nda Hristiyanların sayısı
Açıklamasının devamında Şerif “Üsküp Sancağı’na bağlı Üsküp Kazası merkez ile birlikte dört kola ayrılıyordu. Bunlar Çayır, Karadag, Karşiyaka ve Derbend kollarıydı. Ayrıca Kaçanik Nahiyesi de Üsküp kazasına bağlıydı. Kitaptaki nüfus sayımı verilerine göre Hristiyan ahali, Üsküp’ün 24 mahallesinde, Çayır kolunda 52 köyde, Karadag kolunda 27 köyde, Karşiyaka kolunda 35 köyde, Derbend kolunda 2 köyde ve Kaçanik Nahiyesinde 1 köyde yaşıyordu. Bu sayımda, Üsküp merkezinde 1 301 erkek ve 566 hane, Çayır kolunda 4 bin 520 erkek ve 1 270 hane, Karadag kolunda 2 bin 632 erkek ve 729 hane, Derbend kolunda 16 erkek ve 7 hane ile Kaçanik Nahiye’sinde 1 erkek ve 1 hane kayıt altına alınmıştır.” bilgilerini paylaştı.
Bu nüfus sayımında sadece erkeklerin kayıt altına alındığını ifade eden Şerif, kadınların ve yeni doğanların kayda geçmediğini, fakat sayımların o dönemde diğer imparatorluklar, krallıklar ve devletlerde de aynı şekilde uygulandığını aktardı.
‘Bu veriler bir sonraki sayıma kadar resmi olarak kabul edilmiştir’
Nüfus sayımının yapıldığı yöntem hakkında da bilgi veren Doç. Dr. Adnan Şerif, “Sayım defterlerinde veriler şehrin içindeyse mahalle mahalle, dışındaysa köy köy sayı sıralamasıyla kaydedilmiştir. Her hanede evin en büyüğünden başlayarak, diğer erkek üyelerle birlikte yaşı, mesleği, zihinsel ve fiziksel durumu sayım defterine geçirilmiştir. Bu veriler bir sonraki sayıma kadar resmi olarak kabul edilmiştir. Bir sonraki sayımda hane halkında bir değişiklik saptanmışsa aynı defterde farklı renk kalemle, ağırlıklı olarak kırmızı renkle not alınmıştır. Eğer kişi ölmüşse, kırmızı renk kalemle üstü çizilmiş ve ölüm tarihi yazılmıştır. Eğer göç etmişse, tarihi ve göç ettiği yer not alınmıştır. Ayrıca 12-13 yaşını dolduran kişiler asker vergisine tabii tutulduklarına dair belirli bir harfle işaret edilmişlerdir. Burada şunu da ifade etmek gerekiyor, 12-13 yaşının altında veya 70 yaşının üstündeki kişiler vergiden muaf tutuluyordu. Ayrıca engelli veya sağlık durumu kötü olanlar da vergiye tabii tutulmuyordu. Üç çeşit vergi uygulaması vardı. Düşük, orta ve yüksek halli vergi alınıyordu.” dedi.
İnsanlar meslekleriyle, fiziksel durumlarıyla ve bir çok özellikleriyle kayıt altına alınmış
Açıklamasında Şerif, “Mesela Üsküp’ün Yigit Paşa mahallesini alalım. Burada 40. Hanede 89. Sırada mesleği kürkçü olduğu kaydedilen Atanas var. Bogdan’ın oğlu ve 60 yaşında olduğu yazılmış. Ayrıca yüksek vergi mükellefi olarak da kayda alınmıştır. Aynı hanede 90. sırada oğlu 26 yaşındaki Petruş yer alıyor. Bu kişi orta halli vergi mükellefidir. Petruş’un 1834 yılında İstanbul’a göç ettiği ve 1836 yılında göçmen olarak kayda geçtiği yer almaktadır. Devamında da hanenin diğer erkek çocuk ve torunların kayıtları bulunmaktadır.” şeklinde kayıtlardan örnek verdi.
Şerif, tarihe bakıldığında Osmanlı Devletinin mükemmel bir kayıt alma sistemine sahip olduğunu vurguladı.
‘Yahudi ve Roman ahalinin kayıtlarını da kitaplaştıracağız’
Doç. Dr. Adnan Şerif, bu eserlerin devamı niteliğini taşıyacak olan kitapları da çıkarmaya devam edeceklerini aktardı.
Şerif, “Bu eserlerin devamı da gelecek. Önümüzdeki dönemde Üsküp’ün diğer kazalarındaki Hristiyan ahalinin de kayıtları yayınlanacaktır. Amacımız tüm eserler yayınlandığında ülkedeki Müslüman, Hristiyan ve diğer ahalinin toplam sayılarını ve özelliklerini ortaya çıkarmaktır. Aynı zamanda Yahudi ahalinin ve Osmanlı döneminde Kıpti olarak adlandırılan Roman ahalinin de kayıt altına alındığı defteler üzerinde araştırmalarımız sürüyor. Bunların da ileride eser haline getirmeyi hedefliyoruz.” dedi.
Kuzey Makedonya Cumhuriyeti Devlet Arşivi daha önce Osmanlı Belgelerinde Makedonya Tarihi adlı kitap serisi kapsamında Üsküp Sancağına bağlı, Üsküp, Kalkandelen ve Kırçova kazalarındaki “Müslüman Ahaliye Yönelik XIX Yüzyıl Nüfus Sayımları” adlı üç eser yayınlamıştı. Bu eserler Makedonca ve Aranvutça yayınlanmıştı.
- Bu haber 02-03-2022 tarihinde yayınlanmıştır.