Nilgül: “Benim Yerim, Teknolojinin Olduğu Akademik Eğitimde”
Çalışmanın çok önemli olduğunu, gurur verici ve özellikle çalışmanın bir kadın için daha özel ve başarılı hissetmesi açısından son derece farklı bir duygu olduğunu savunan ve iş hayatına oldukça erken atılan Nilgül Osmanova Taner’le keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Farklı alanlarda çalışan kadınları her hafta düzenli olarak gazetemizde tanıtıyoruz. Bu hafta da bizleri kırmayan ve keyifli bir sohbet yapmamıza vesile olan Nilgül Hanım, hedefleri doğrultusunda istediği pozisyonda olduğunu anlattı.
Konuşmamıza kendisini tanıtmakla başlamasını isterken, Nilgül Hanım: “Ben Nilgül Osmanova Taner, 02 Eylül 1988 Ustrumca doğumluyum. İlk okulumu Türkçe dilinde, doğduğum yerde okudum. Orta okulumu Yeni Doyran’da, liseyi Valandova’da, Üniversiteyi ise Üsküp Az. “Kiril ve Metodiy” Üniversitesi, Bilgisayar Bilimi ve Mühendisliği Fakültesi (FİNKİ)’nde bütünledim. Aktif ve başarılı bir öğrenci olarak ilkokul, orta okul ve lise döneminde okul ve hocalarım tarafından seçilerek çeşitli yarışmalara katıldım. Bazılarından derece alamasam da bazılarından ödüllerle döndüm. Üst üste sınıf birincisi, sınıf başkanı seçildim” diyerek, zorlukların olmasına rağmen güzel ve başarılı bir öğrencilik dönemi geçirdiğini de söylüyor.
Genç yaşta iş hayatına nasıl atıldığını merak ettik doğrusu. Kendisi de şu yanıtı verdi: “İlk olarak iş hayatıma kısa da sürse üniversite son sınıfta (2012 yılında) özel bir şirketin genel sekreteri olarak başladım. Tecrübesizliğimden ve sınavlarıma yoğunlaşmamdan dolayı pek başarı gösteremedim ve kısa bir süre sonra ayrılmak zorunda kaldım. Bir süre ara verip mezun olunca da kendi branşımda iş bulmaya çalıştım. Tabii ki o kadar kolay olmadı...
Şu an çalıştığım yer eğitim sektörü, özel bir üniversite. Üniversitede bilgisayarcı olarak çalışmaktayım, aynı zamanda da bazı sınıfların ve derslerin asistanlığını ve tercümanlığını yapmaktayım. Uzun süredir iş hayatında değilim, fakat bu kısa süreye rağmen inanıyorum ki değişik açılardan yeterince tecrübe edinebildim ve bugünkü durumuma geldim. Şu anki çalışma durumum ve pozisyonumdan gayet menunum.”
Teknolojinin olduğu yerde kariyere devam
“Çalışmak benim için çok önemli, gurur ve heyecan verici, bunu, iş hayatında yeni olmama da bağlıyorum ama kendimi çalışmadan düşünemiyorum. Özellikle bir bayan için çalışmak kendini daha özel ve başarılı hissetiriyor. Başarı benim için çok önemli. Girdiğim her alanda başarıyı yakalamaya çabalıyorum.
Üniversitenin ilk yıllarında şimdiki çalıştığım pozisyonda olmayı hiç düşünmüyordum. Çevremin de etkisiyle kafamdaki fikirler değişiyordu ama ne olursa olsun hep bilgisayar, teknoloji alanında ilerlemek istiyordum. Zaten bu yüzden de bu branşı seçmiştim. Bugün böyle bir pozisyondayım ve düşündükçe diyorum ki, galiba doğru yerdeyim. Benim yerim bilgisayarlar, teknolojinin olduğu akademik eğitimdeymiş” sözlerini dile getirdi.
Daha yolun başında olduğunu düşünen Nilgül Hanım, kariyerinde daha da ilerlemeyi büyük bir hedef olarak belirlemiş. Konuşmasının devamında: “Yüksek lisansımı, doktoramı da kendi branşımda tamamlayarak sırayla yardımcı asistan, asistan, profesör olarak devam etmek istiyorum. Nasıl olur, ne kadar zamanımı alır bilmiyorum ama kariyerime teknolojinin olduğu akademik bir meslekte en üst seviyeye ulaşıncaya kadar devam etmek istiyorum. Bu süre boyunca da hep insanlarla, iş arkadaşlarımla, öğrencilerimle iyi bir iletişimde olmak istiyorum. Özellikle öğrenciler benim için önemli, hele bunlar ünivesite öğrencisi ise. Çünkü ben de kısa zaman önceye kadar onların pozisyonundaydım, onları anlamaya, yardım etmeye ve gerçekten kendimden bilgi vermeye, öğretmeye çalışıyorum” dedi.
Hayatımın “Baş rol oyuncularına” teşekkür ederim
Sohbetimizin devamında kendisi, çalışmanın büyük katkı sağladığını da sözlerine ekledi: “Herkeste olduğu gibi çalışmanın benim için de faydaları oldu. Bu faydalar hem maddi hem manevi açıdan oldu. Çoğu insan zaten maddi desteğe ihtiyaç duyduğu için çalışmak ister. İlk başlarda ben de öyle düşünüyordum, o yüzden fazla meslek seçiciliği yapmıyordum çünkü maalesef günümüzde tam olarak istediğin işi bulmak kolay değil. Fakat hayat boyunca böyle devam edemezsin, o yüzden bir yerden sonra ait olduğun, severek yapabileceğin işe çabalamak zorundasın. Yani kısacası, çalıştığın işe sadece para kazanmak amacıyla, maddi açıdan bakılmamalı, maddi kazanç tabii ki herkes için önemli, fakat maddi kazancın yanı sıra manevi kazancı da edinebilmek çok önemli diye düşünüyorum” diyerek, bu noktaya gelmesinde ailesinin, sevdiklerinin büyük payı olduğunu söyleyerek: “Bu sohbeti benimle gerçekleştirdiğiniz için teşekkür ederim. En önemlisi de sizin aracılığınızla ilk başta aileme; anneme, babama, kardeşime ve eşim Cihan Taner’e çok teşekkür ederim. Bugünkü durumumda olmamda onların rolü çok büyük. Hayatımın “Baş rol oyuncularına” çok teşekkür ederim. Ayrıca hocalarıma, öğretmenlerime, arkadaşlarıma tek tek isimlerini sayamasam da teşekkür etmek istiyorum” sözlerini tamamladı.
- Bu haber 24-02-2015 tarihinde yayınlanmıştır.