Son yıllarda teknolojinin epey gelişmesiyle dünya genelinde hareketsizlik sorunu ciddi boyutlara ulaştı. Bu sorun, özellikle çocukların ekran başında geçirdikleri sürenin artmasıyla başta obezite olmak üzere bir sürü sağlık sorununu da beraberinde getirdi.

Tam da bu noktada ilkokullardaki beden eğitimi dersinin önemi bir kez daha gözler önüne seriliyor..

Bu alandaki birikimini arttırmak amacıyla yüksek lisans eğitimini de tamamlayan Tefeyyüz İlköğretim Okulu’nun beden eğitimi öğretmeni Emir Hasan ile sporun önemi hakkında bir sohbet gerçekleştirdik.

İlkokul çağında aynı sınıfı paylaştığım Emir, küçük yaşlarda futbola olan tutkusuyla biliniyordu. Futbolu kendine şiar edinen Emir, yıllar geçmesine rağmen tutkularından vazgeçmeyip bu kez alanını daha da genişleterek çocukları sağlıklı bireyler olarak yetiştirme görevini üstlendi.

‘Öğrencilerin beden eğitimi dersi ve öğretmenleri hakkındaki düşünceleri oldukça güzel’

Yüksek lisans tezinin -Öğrencilerin beden eğitimi dersine ve ders dışı etkinliklere yönelik tutumlarında beden eğitimi öğretmenlerinin rolü- olduğunu açıklayan Emir, “Araştırmanın amacı ilkokullarda, beden eğitimi dersine ve ders dışı etkinliklere karşı tutumları ve bunun yanı sıra beden eğitimi öğretmenlerinin ders dışı etkinliklerdeki rolünün analiz edilmesidir. Yaptığım araştırma sonucunda öğrencilerin beden eğitimi dersi hakkındaki düşünceleri ve ders dışı etkinlik ve beden eğitimi öğretmenleri hakkındaki düşünceleri oldukça güzeldi.” ifadelerini kullandı.

Yaptığı araştırmalardan da söz ederek, “Öğrencilerin beden eğitimi dersini her yıl almak isteme oranları yüzde 80’in üzerindeydi. Öğrencilerin beden eğitimi dersi ve beden eğitimi öğretmenlerine karşı olumlu tutum gösterdikleri görülmüştür.” bilgilerini paylaştı.

‘Spordan ve futboldan ayrı kalmamak için bu mesleği tercih ettim’

Emir Hasan’a neden beden eğitimi öğretmeni olmayı tercih ettiğini de sorduk. Bunun üzerine verdiği cevap şöyle:

“Küçüklükten beri ilgi ve alakam hep spora yönelikti, bilhassa futbola. Uzun yıllar futbol oynamama rağmen ne yazık ki profesyonel futbolcu olmak nasip olmadı. Futbola ilgim o kadar büyüktü ki hiç kopamadım. Ben de spordan ve futboldan ayrı kalmamak için beden eğitimi öğretmenliği mesleğini tercih ettim ve gün geçtikçe ne kadar doğru tercih yaptığımın gururunu yaşıyorum.”

Eğitim hayatı boyunca Prof. Dr. Metin Dalip’in verdiği destekten de söz eden Emir, “Eğitim hayatım boyunca manevi desteklerini benden hiç esirgemeyen, her daim rehberlik eden sayın Prof. Dr. Metin Dalip öğretmenime sizin aracılığınızla bir kez daha teşekkürü bir borç bilirim.” dedi.

‘Son dönemde birçok genç spordan uzak kaldı’

“Beden eğitimi dersinin sadece futboldan, basketboldan, voleyboldan ibaret olmadığını naçizane öğrencilerime öğretmek istiyorum.” ifadeleriyle beden eğitimi dersinin çok geniş bir yelpazeye yayıldığını aktaran Emir Hasan, bu dersin önemine binaen şunları söyledi:

“Öğrencilerimle ilgilenmeyi çok seviyorum, onları spora teşvik etmek istiyorum, özellikle son dönemde birçok genç spordan çok çok uzak kaldı. Onları, kötü alışkanlıklardan uzak durmayı ve sağlıklı yaşamaya yönledirmek istiyorum.”

‘Disiplin ve istikrar birleştiğinde tüm engeller ortadan kalkıyor’

Öğrencilerine ders verirken disiplin ve istikrar anlayışını aşılamaya çalıştığını aktaran Emir, bu iki unsurun çok önemli olduğuna dikkat çekti.

Bu konu üzerine “Önceliğim tabiki de disiplin, sonrasında istikrar. Bu iki unsur birleştiğinde bütün engeller ortadan kalkıyor çünkü öğrencilerimle inanılmaz koordineli çalışıyorum, ne istediklerini çok iyi biliyorum öğrencilerim de ne istediğimin gayet farkındalar.” sözlerini sarf etti.

‘Hayaller bir günde olmaz, ama bir gün olur…’

Tefeyyüz İlköğretim Okulu Beden Eğitimi Öğretmeni Emir Hasan son olarak da öğrencilere bazı tavsiyelerde bulundu:

“Çok çalışsınlar, pes etmesinler, hiçbir şey tesadüf değildir. İlerde belki bir çoğu profesyonel sporcu olamayabilir ama benim naçizane düşüncem, iyi bir genç iyi bir yetişkin ve iyi bir veli olmaları temennimdir.”

Emir, sözlerini “İnandıkları yoldan gitsinler. İstedikleri ve hayal ettikleri şeyler bir günde olmaz ama bir gün olur…!” ifadeleriyle noktaladı.

Hüseyin M.