Günümüzde birçok aile fertleri çalışmakta ve doğal olarak günlerinin bir kısmını iş yerinde geçirmektedir. Okul çağındaki çocukları olan aileler, bu konuda bir bakıma daha avantajlı iken, daha küçük çocukları olan aileler, çocuklarını kime emanet edecekleri konusunda daha endişeli olmakta. Fakat çocuk kreşleri sayesinde veliler bu küçük sorundan da kurtulup, istedikleri çocuk kreşine çocuklarını rahatlıkla emanet etmekteler. Çocuklarını kreşe götürme nedenlerinden bir diğeri ise çocukların aldıkları eğitimin faydalarından yararlanmaktır. Çocuk kreşte sosyalleşmeyi öğrendiği gibi, arkadaşlarıyla hep birlikte oyun oynamasını, yemek yemesini, yani kurallarla yaşamayı öğrenir.

Üsküp’teki “Fidani” anaokulu da ebeveyinler tarafından tercih edilen çocuk kreşlerinden biri. Türkçe eğitimin de devam ettiği “Fidani” anaokulu hakkında bilgi veren öğretmen Gülcan Matoşi, 7 aydan beri Fidani anaokulunda çalıştığını belirtti. Türklere ait tek bir sınıfın olduğunu söyleyen Gülcan Hanım: “Birkaç yıl önce kurulan Türkçe sınıfında bir öğretmen ve bir de öğretmen yardımcısı bulunmakta. Şu an yaklaşık olarak 20-30 Türk çocuğu bulunurken, bunların yanı sıra Arnavut ve diğer Müslüman çocukları da bulunmakta.

Bu yıl diğer yıllara kıyasen, Türk öğrencilerin sayısı bayağı ilerlemiş durumda. Ayrıca, Türkiye vatandaşı olan fakat ailesiyle birlikte Makedonya’da yaşayan Türk öğrencilerimiz de var. Karışık bir grubumuz var fakat gördükleri eğitim Türk dilinde. Grubumuz 3-5 yaş arası çocuklarından oluşmakta. Çocuklar sabah 7.30’dan yuvaya gelmeye başlıyorlar, saat 16.00’a kadar yuvada kalıyorlar. Bu zaman zarfında çocuklar, sabah ilk önce sabah jimnastiğini yapıyorlar, ardından 8.30’dan 9.00’a kadar kahvaltı yapıyorlar. Ondan sonra ise aktivitelerimiz başlıyor. Saat 11’e kadar çocuklar hem dil eğitimi, hem resim, hem de müzik aktivitelerinde bulunmaktalar. Her ay farklı konularımız oluyor. Çocuklara şiirler, şarkılar, farklı oyunlar öğretiyoruz. Her ay yine kukla gösterilerimiz, müsamerelerimiz de oluyor. Belli bir programa göre çocukları belirli yerlere geziye götürüyoruz. Bunların arasında yeni yıl, 8 Mart ve 1 Nisan gibi özel günlerde de çocuklarla birlikte kartpostallar hazırlıyoruz.
                            


Sıkıntılarımız da yok değil. Mesela, ilk başta kitap sorunumuz var. Çocukların şu an kullandıkları matematik kitapları Makedonca dilinde ve biz bunu tercüme etmek zorunda kalıyoruz. Türkiye’den kitaplar getiremiyoruz, sanırım bakanlıktan buna izin verilmiyor. Ayrıca, sınıfımızda çocuklara değişik legolar, oyuncaklar vs gibi bazı eşyalara ihtiyaç da var” ifadelerine yer verdi.