Halk İnsurance CEO’su Suat İnan, şirketlerinin Kuzey Makedonya’daki çalışmaları ve koronavirüs sürecinde alınan kararlar hakkında röportaj verdi. İnan, Türkiye’nin sigortacılık alanındaki tecrübelerini Kuzey Makedonya’ya aktarmak istediklerini söyledi.

Suat Bey, ilk başta sigorta sektöründeki önceki iş deneyiminizi paylaşabilir misiniz?

1983 yılında Pamukbank’ta (Ticari-Bireysel Banka) başladım. 4 yıl farklı şubelerde krediler biriminde çalıştım. Sonra Dışbank’a (Dış ticaret Bankası) transfer oldum farklı şubelerinde krediler yetkilisi olarak çalıştım. 1990 yılında Pamukbank’a finans Leasing ve Sigorta işlerinden sorumlu müdür yardımcısı olarak transfer oldum. 2004 yılında Halkbank’ta bölüm müdürü, 2013 yılında Halk Sigorta şirketine Genel Müdür Yardımcısı olarak geçtim. 2019 yılından itibaren Makedonya Halk İnsurance AD CEO olarak görev yapmaktayım.

Makedonya'ya, Türkiye’de görev yaptığınız Halk Sigorta'dan geliyorsunuz. Türkiye'de sigorta piyasasında edindiğiniz iş deneyiminiz, Halk İnsurance'ın genel müdürü olarak mevcut sorumluluklarınızla başa çıkmada size ne kadar fayda sağlayacaktır?

Sigortacılık uluslararası bir meslek. Bu işi temelden biliyorsanız dünyanın her yerinde yapabilirsiniz. Ben de Türkiye’de gerek bankada çalışırken edindiğim banka sigortacılığı gerekse Halk Sigorta’da öğrendiğim diğer satış kanalları yanında, sorumlu olduğum finans, tahsilat, hasar, aktüerya, IT, HR ve Destek Hizmetlerinde edindiğim altı yıla yakın tecrübeler sayesinde çok kısa sürede ayağa kalktık ve koşmaya başladık.

Sigorta şirketinin el değişikliği gerçekleştikten sonra, Halkbank AD Üsküp ile daha yakın bir işbirliği kurmaya başladınız. Sözde banka-sigortası alanında banka ile olan işbirliğinden beklentileriniz nelerdir ve Türkiye’deki var olan Halkbank ile Halk Sigorta arasındaki işbirliğini, aynısının Makedonya’daki olanı işbirliği ile karşılaştırabilir misiniz?

Biz sektörde bütün kanallarda etkin bir sigortacılık yapmak istiyoruz. Ancak Halkbank’ın yeri başka. Aynı başarıya biz de Sigorta şirketi olarak erişmek istiyoruz. Bunun için çok kısa sürede resmi prosedür ve sistematik entegrasyonları tamamladık. Bu konuda en önemli referansımız Türkiye’deki köklü banka Sigorta işbirliği. Gerek organizasyon ve satış modelleriyle gerekse yenilikçi ve farklı hizmet anlayışı ile Müşterilerimiz bir yılı aşkın süredir Bankamız şubelerinden Halkbank hizmet kalitesi farkıyla sigorta poliçesi alabilmektedir.

Geçmişte, sigorta sektörü yanı sıra bankacılık sektöründe de deneyiminiz var. Hem bankaların hem de sigorta şirketlerinin çalışma biçimlerini benimsemiş olmanızdan dolayı hem sigorta şirketi hem de banka için tam bir satış noktası olacak çekici ve yenilikçi bir ürün geliştirmenin anahtarını bize söyleyebilir misiniz?

Çok güzel bir soru. Anahtar şu; Banka, sağladığı finansal çözümler sayesinde bir ekonomik değer yaratılmasına veya var olan değerin geliştirilmesine büyütülmesine imkân sağlar. Sigortacının fonksiyonu bu değerleri korumaktır ekonomik süreklilik adına. Tam da burada değerlerin korunma noktasında müşteriyi ve yaratılan değerin hacmini, risk alanlarını iyi bilen, verdiği paranın geri dönmesini bekleyen bankacı ile sigortacının işbirliği yenilikçi, çekici ve fonksiyonel bir ürün ortaya çıkarır.

Sigorta sektörü de dahil olmak üzere, tüm sektörleri etkileyen küresel Covid-19 salgını ile karşı karşıyayız. Bu yeni durum planlarınızın gerçekleşme süratini ne kadar etkiliyor ve müşterilerinize krizi hissetmemeleri için ne tür düzenlemeler uygulamak zorunda kaldınız?

Elbette global ve insani bir problemle karşı karşıyayız. Öncelikli hedefimiz sağlıklı kalabilmek. Tedbirlerimiz buna yönelik ama diğer taraftan da işimizi yapmak için çalışıyoruz. Yani maça çakmasak da antrenman yapıyoruz bu dönemde. O yüzden planlarımız hedeflediğimiz noktada olmayacaktır. Normalleşme sürecine paralel olarak yılın son çeyreğine doğru toparlanmalar olacağını tahmin ediyorum.

Kişisel temasın olmadığı bu dönemde müşterilerimiz ile irtibatımızı farklı çözümlerle devam ettiriyoruz. Gerek fiyatlama tarafında indirimler ile gerekse taksit sayısını artırmak suretiyle yaptığımız ödeme kolaylıkları, sağlık sigortalılarımız için ücretsiz test imkânı, kasko ürünümüzde artı iki ay fazladan teminat vermek gibi müşteri odaklı yaklaşımları hemen devreye aldık ve böylesi zor zamanlarda dayanışma içinde olmamız gerektiğini ve onların yanında olduğumuzu gösterdik.

Bir yıldan fazla bir süredir Halk İnsurance’da bulunuyorsunuz. Şirketin geldiğiniz dönem ve şimdiki hali arasında kıyaslama yapabilir misiniz, daha doğrusu geçmişten günümüze Halk İnsurance’da neler değişti?

Sigortacılıkta lojistik ve geri hizmet Marketing kadar önemlidir. Yani işin mutfak kısmı. Biz de ordan başladık. İç organizasyonların düzenlenmesi, kurumsal ilkeler, kaliteli insan kaynağı, müşteri odaklı etkin bir hasar yönetimi, sistematik altyazının güçlendirilmesi, teknolojik çözümler. Web site ve mobi uygulamalar, şube-acente aksiyonları gibi çalışmalar. Yani elimizde itfaiye hortumu nerde yangın varsa oraya müdahale ettik. Sonuçta bugün baktığımızda personeli ve tüm paydaşları ile hedefine odaklanmış vizyon sahibi taşıdığı sorumluluk ve misyonun farkındalığı ile başladığı noktadan 2019 yılı-sonunda %52 büyümüş bir şirket Halk İnsurance Makedonya.

Makedonya’ya, ekonomik olarak daha istikrarlı ve teknolojik açıdan gelişmiş bir ülkeden geliyorsunuz. Size göre Türkiye sigorta sektöründe iyi bir satış yakalayan, Makedonya’da ise eksik olan ürünler nelerdir. Buna ilaveten bu ürünler yerel ihtiyaçlara uyarlanırsa ılımlı kabul edileceklerini düşünüyor musunuz?

Bu da güzel bir soru. Aslında bu, temeli ekonomik olsa da genelde toplumsal kültürle paralel bir konu. Sigorta, bazı toplumlar ve Türk toplumu için hayatımızda çok önem ve öncelik verdiğimiz konulardan değil. Bu konuda toplumsal bir benzerlik yaşıyoruz. Her iki ülkede de Sigorta satmak kolay iş değil. Orada da burada da Zorunlu sigortalar öncü ve lokomotif ürünler. Makedonya’da eksik olan en belirgin ve önemli ürünler Doğal Afet Sigortası ile Tamamlayıcı Sağlık Sigortasıdır. Bunlar burada da kabul görecektir. Çünkü burası da deprem bölgesi ve sel Seylan gibi diğer doğal afetler yaşanabiliyor. Diğeri de çok rağbet görebilecek bir Sigorta çeşidi. Ancak her ikisinde de devletin siyasi karar ve organizasyonuna ihtiyaç var. Bunların dışındaki farklı ürünler ana branşlara bağlı türev ürünler olup bunlar Makedonya da sağlanacak yatırımlar kaynaklı ekonomik çeşitlilikle uyumlu olarak her zaman geliştirilebilir.

Halk İnsurance’ın şu anda kaç şubesi var ve gelecek için planları nelerdir? Mümkün olduğunca daha çok bölgede bulunmayı mı planlıyorsunuz yoksa odaklanmanız dijitalleşme ve çevrimiçi hizmetlerin geliştirilmesine mi dönük olacak?

Röportajın başında da bahsettiğim şekilde biz tüm kanallarda etkin ve etkili bir sigortacılık yapmak istiyoruz. Şubelerimiz de Türkiye’deki acente modeline en yakın model. Müşteriyle bire bir temas noktamız. Şu an 40 civarında şubemiz var. Daha geniş alan ve kişilere Halk İnsurance farkıyla Sigorta hizmeti götürmek istiyoruz. Hedeflediğimiz şube profili teknolojiyi ve imkanlarını iyi kullanan şirket hedeflerine ve maliyetlerine duyarlı müşteri odaklı farklı ürünlerle dengeli bir portföy yapabilen sigortacılar ile etkili bir işbirliği geliştirmek istiyoruz.

Son olarak, önümüzdeki dönemde Halk İnsurance’dan ne bekleyebiliriz? Birkaç yıl içinde şirketi nerede görüyorsunuz ve Halk İnsurance’nin zaman içinde hayat dışı sigorta sektöründe lider şirket olacağına dair ümidiniz var mı?

Bir defa Halk İnsurance Makedonya’dan gerçek bir güvence bekleyebilirsiniz. Büyük bir ülkenin güçlü bir bankacılık grubunun Halkbank‘ın yatırım yaptığı, sahibi olduğu bir Makedonya şirketiyiz.  Planlarımıza göre birkaç yıl içinde şirketimiz sektörde ilk beşin içinde olacaktır. Hedefimiz lider şirket olmak. Çünkü bizi takip edeceklere yol gösterecek kadar tecrübemiz, öncü olacak ve önde gidecek kadar azmimiz ve enerjimiz var.