Kuzey Makedonya’da büyük bir başarıyla çalışmalarını yürüten Halkbank AŞ Üsküp, geçtiğimiz yıl bünyesine kattığı sigorta şirketini ismini Halk Sigorta olarak değiştirerek pazara girdi.

Türkiye’nin sigortacılık alanındaki büyük tecrübesini ülkeye aktarması beklenen Halk Sigorta CEO’su Suat İnan, gazetemize verdiği röportajda hedeflerini açıkladı.

Şirket olarak bir karakter ortaya koymaya başladıklarını vurgulayan İnan, “En önemli hedefimiz dürüst, düzgün, adil, hakkaniyetli bir sigortacılık yapmak” diye konuştu.

Kuzey Makedonya’ya geldiğinizde şirketin durumu nasıldı?

Bankamız Halkbank AŞ Üsküp’ün Makedonya’da başarılı bir bankacılık modelinden sonra, sigortacılık alanında bir yatırım yapma kararı aldı.  Bu şirket 2007’de Albsig ismiyle kuruluyor. 2017’de bir Türk yatırımcı alıyor. 2018’de de Halkbank satın alıyor. 2019’un Mart ayı içerisinde tüm işlemler tamamlandı.

O süreçte biz buradaydık ve Aralık-Ocak ayları içerisinde durum tespiti yaptık. Finans tarafında toparlanması gereken meseleler, içerideki organizasyon, kurallar, kurumsallık gibi konuları ele aldık. Tabiri caizse mutfağı düzenledik. Dışarıdan ne kadar parıltılı gözükürseniz gözükün, lüks bir restorana gidiyorsunuz, müşteriler geliyor ama mutfaktan yemek çıkmıyor. Çıksa da kötü yemek ve müşteriler beğenmiyor. Dolayısıyla biz bunun farkındayız. Özellikle hizmet sektöründe mutfağın çok iyi olması lazım. Personeliyle, içerideki ortamıyla, motivasyon unsurlarıyla her şeyiyle mutfağımızı düzenledik.

Buradaki kurumsal imajımızın öne çıkarılması için görselliğimizi yükselttik. Herkesin beğenisini kazanan bir imaj çalışmamız oldu. Nisan ayında bu işlerin bitmesiyle pazar tarafındaki hedeflerimize ulaşmak için yola koyulduk.

Halk Sigorta olarak hedefleriniz neler?

Biz en çok, 81 yıllık tecrübesi olan kurumuz Halkbank’a, yanında hemen 61 yıllık bir sigorta şirketimize güveniyoruz. Birlikte bir sinerji oluşturmuşlar. Bu tecrübenin bir kısmını bile yansıtıyor olsak burada inovasyon anlamında büyün bir katkımız olacak.

İkincisi, bütün sigorta pazarlarında edindiğimiz tecrübe bize şunu anlatıyor: Sigortacılığın iki yönü var. Bir pazarlama, iki hasar. Çok iyi pazarlama yapabilirsiniz, çok iyi fiyatlamayla desteklerisiniz poliçeyi satarsınız. Ama hasar ödemesinde, hasar sürecini kaliteli yönetmediğiniz takdirde bir süre sonra o imajınız tersine dönebilir. Onu gördüm ve onu söylüyorum. Hasar süreçleri şirketlerin lokomotifidir. Hasar sürecini bir sigorta şirketi için havai fişek olarak tanımlıyorum. Şirket hasar ödediği zaman hizmet kalitesiyle sesi gür çıkmalı. Görsel efektiyle de bunu duyurmalı. Yapılan hasar ödemesi ve süreci sizi pazarda güçlü ve güvenli yapar. En büyük denge unsuru bu. Poliçe sattıktan sonra hem mali hem de karakter olarak arkasında durabiliyor olmak bu demek.

Buradaki çeşitli müşteri ziyaretlerinde bir konuya özellikle değiniyoruz. İnsanların karakteri vardır ve karşısındakine kendini bunla tanımlar. Şirketlerin de karakteri vardır. Biz buraya bir karakter koyuyoruz. Bu da dürüst, düzgün, adil, hakkaniyetli bir sigortacılık yapmak. Her şey açık ve net. Kimseyi mağdur etmeden ve mağdur olmadan yapacağız bunu.

Hasar ödemesi noktasında yaptığınız ilk çalışmalar hangileriydi?

Biz şirketin itibarına çok önem veriyoruz. Gerek kişisel gerekse de şirketin kurumsal itibarına. Önce ülkemize karşı sorumluyuz çünkü ülkemizi temsil ediyoruz. Halkbank’ı temsil ediyoruz. Dolayısıyla sorumluğumuz kat be kat artıyor. Ona göre davranmak, ona göre adım atmak zorundayız. O yüzden de bu söylediklerimizin lafta kalmamasını sağladık.

Şirketin eskiden yıllardır süren problemli dosyalarına baktık. Neden? Bu sadece itibarı törpüleyen bir şey değildi. Aynı zamanda maliyeti artan bir şeydi. Dava 6-7 sene uzamış ve hala devam ediyor. Maliyet arta arta gidiyor. Neşteri vurmamız gerekiyordu.

Dosyaları büyükten küçüğe sıraladık. Arkadaşları çağırdık, dedik ki, ‘Arkadaşlar, sayın sigortalılarımız. Geçmişte bu böyle böyle olabilir. Biz yeniyiz. Bizim de amacımız bu. Bir iş karakteri koyduk. Bunun gereğince de adım atıyoruz. Elimizi uzatıyoruz. Anlaşmak istiyoruz. Bir orta yol bulalım. Bir adım siz atın bir adım biz atalım orta yolda buluşalım.’ Derken çok büyük birkaç dosyayı böyle sonuçlandırdık. Dolayısıyla baştan koyduğumuz karakteri, fiiliyatla örnekleriyle hayata geçirmiş olduk.

Bu yaptığımız olumlu çalışmaların yansımalarını duyuyoruz. Burada bulunan 129 personelimize de önemli mesajlar verdik. Konuştuk ve yaptık. Artık personelimiz de düzgün iş yapan bir sigortacılık şirketi olduğumuzu gördü. Davalıkların seyri düştü. Demek ki aylar önce verdiğimiz mesaj doğru algılanmış.

Ülkede yapmayı planladığınız önemli yenilikler ve öncelikler neler?

Bizim stratejilerimizden biri de direkt satış modelini uygulamak. Türkiye’de bunu başarıyla hayata geçirdik. Burada buna biraz daha mecburuz çünkü aracı maliyetleri %40’lara ulaşıyor. İster acenteyle ister brokerla çalışın, olumsuz rekabetten dolayı maliyetler çok yüksek.

Direk satış modeli için bankamız büyük bir fırsat. Bankamızın 50 şubesi var ve 50 şubesinde şu an direkt satış yapılabiliyor. Bu müthiş bir şey. Bu işbirliğine yasal prosedürlerin tamamlanmasının ardından yeni başlandı. Özellikle önümüzdeki yıl bizim açımızdan burada önemli bir potansiyel görüyoruz.

Sigortacılıkta enteresan olan şey iki artı ikinin dört ettiği durumlar her zaman yaşanmıyor. Pazarlama yaptınız, poliçe sattınız, prim elde ettiniz ama önemli olan elde ettiğiniz primi ne kadar maliyetle elde ettiğiniz. Şu andaki durumda 100 liralık prim için 40 lira masraf yapılıyor. Makedonya sektöründe hasar prim oranı %65. Siz %40 komisyon verdiğiniz. 105 oldu. 100 lira kazanırken 105 lira ödeyebilir misiniz? Ödeyemezsiniz. Bu yüzden kötü bir sigortacılık yapmış olursunuz. Maliyetlerin dengeli olması gerekiyor.

Kuzey Makedonya’da kaç şubeyle hizmet veriyorsunuz?

Şu anda 43 şubeyle hizmet veriyoruz. Bunlardan 41’i portföyü olan, sigortacılık becerisi olan, ilişkileri olan şubeler. Ondan sonrasında biz bir harita çıkardık.  Şubemizin olmadığı yerleri işaretledik ve orada dört şube açtık.

Genel müdürlüğün hemen yanındaki şubemizde artık hasar bildirimleri de yapılabiliyor. Yani müşteriye hem satış hem hasar tarafında hizmet verebilen bir lokasyon ayarladık. Buraya marketing ekibini de koyduk.

Diğer farklı konsept şubemiz de AVM şubesi. Capitol alışveriş merkezinde şube açtık. Burada farklı olan şey bir banka şubesi gibi çalışması.

Bunun yanında Ramstore’la da işbirliği içerisinde hizmetlerimizden faydalanan müşterilerimize Ramstore’da hediye çeki başta olmak üzere kampanyalar için prensipte anlaştık. Bu tarz kampanyalarla hem kendimizi hem de sektörümüzü geliştireceğiz.

Önümüzdeki birkaç yıl içerisinde Halk Sigorta’yı Makedonya’daki sigortacılık pazarında nerede görüyorsunuz?

Birkaç sene öncesine gittiğimizde satın aldığımız şirket hep %2-3’le büyümüş hep. 2015’te bir %5 büyümüş ama çok stabil kalmış. Bu şu demek, pazar da çok büyümüyor buna karşılık sigorta şirketi de çok alt sıralarda kalmış. Başladığınız yeri bilmezseniz önünüzde ne kadar adım atabileceğinizi hesaplamanız biraz zor olur. Geçmişe baktık ve durumu gördük. 2017’in sonlarında baktığımızda sektör 122 milyon Euro prim yapmış. 11 tane sigorta şirketi var Makedonya’da. 2018’de yapılan prim 134 milyon Euro. Yani sektör %9 büyümüş. Biz de geçen sene %9 büyümüşüz. Biz şu an 11 şirketten 10. sıradayız %4,1’lik Pazar payıyla. Büyükçe bir adım atmamız lazımdı. Biz adımı planladık, mutfağı düzenledik, imajı yükselttik, grubun gücünü ortaya çıkardık. Biz 2019 yılı ciddi bir hedef koyduk. 8 milyon Euro prim yapmayı hedef koyduk. Bu bizi yukarılara tırmandırır. Bizim hedefimiz de %43’lük bir büyüme. Tecrübemize, yaptığımız işe, karakterimize güveniyoruz ve Makedonya sigorta sektöründe çok özel bir yere geleceğimize inanıyoruz.

Suat İnan Kimdir?

1961’de Kastamonu Tosya’da dünyaya geldi. İlk ve orta eğitimini Kastamonu’da sürdürdü ve ardından eğitimine İstanbul’da devam etti.

1983’te kariyerini Pamukbank’ta bankacı olarak göreve başladı. Ardından 1986’da İş Bankasının iştirak bankası olan Türk Dış Ticaret Bankasında krediler yetkilisi  olarak transfer oldu.  1990’da Pamukbank Genel Müdürlüğünde Finans departmanında ikinci müdür oldu.

1990’da Pamukbank’ın bünyesinde bulundurduğu T.Genel Sigorta A.Ş. bankacılık sigortası işlerine başlamasıyla sigortacılık deneyiminin başlangıcını yaptı. 2004’te Halkbank’ın Pamukbank’ı satın almasıyla bankanın sahip olduğu sigorta şirketi Birlik Sigorta’nın bankasürans ve tahsilat projelerini hayata geçirdi. Birlik sigortanın Halk Sigorta’ya dönüşmesi ve gelişen işbirliği sonrasında 2013 yılında Halk Sigorta A.Ş’ne Finansal Yönetim Genel Müdür Yardımcısı unvanı ile; Bilgi Teknolojileri, Hasar, Rücu, Hukuk, Tahsilat, Aktüerya, Muhasebe’den sorumlu üst düzey yönetici olarak görevini takiben 2019’un Mart ayında Halk Sigorta’nın Kuzey Makedonya CEO’su olarak göreve başladı.

İş dışındaki zamanlarını nasıl değerlendirir?

Siyasal ve ekonomik gündemi takip etmeye çalışırım. Özellikle sigorta sektöründeki Pazar hareketleri,  teknolojik gelişmeler ilgilendiğim alanlar. Mevzuatla ilgili düzenlemeler, sektöre etkileri , uyum süreçleri ve aksiyonlara odaklanırım. 

Futbol özel ilgi alanım. Küçüklüğümden beri hayalim profesyonel  futbolcu olmaktı ama yakın zamana kadar amatör olarak devam ettim. 1990’lı yıllardan itibaren Banka personeline yönelik sportif organizasyonlara öncülük yaptım. Bu kapsamda kurum aidiyetini geliştirmek  ve personelin dayanışması ve motivasyonu  amacıyla sonradan vakfa dönüştürdüğümüz bir dernek kurduk. Vakfın kurucuları arasında yer aldım. 8 yıl süreyle Vakfın yöneticiliğini yaptım. Bu süre zarfında vakfın sosyal ve kültürel aktiviteleri yanında  Türkiye Futbol Federasyonu amatör sporcu lisansı ile Banka personeline yönelik futbol turnuvaları düzenledim. Halihazırda yoğun işlerimiz arasında fırsat buldukça çevreyi tanımaya ve takım arkadaşlarımla sportif aktivitelerde birlikte olmaya çalışıyorum.