Toplulukların Haklarını Gerçekleştirme Ajansı’nın organizasyonunda bugün 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle başkent Üsküp’te panel düzenlendi.

Kuzey Makedonya’da yaşayan toplulukların hakları, durumu ve karşılaştıkları sorunların ele alındığı panele devlet temsilcileri ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri katıldı.

Panelin birinci oturumunda konuşmacı olarak Başbakan Yardımcısı ve Siyasi Sistem Bakanı Artan Grubi ile Eğitim ve Bilim Bakanı Mila Carovska da yer aldı.

‘İnsanlar ve haklar istatistiklerden ibaret değildir’

Başbakan Yardımcısı Grubi yaptığı konuşmada, insanları ve haklarını bir istatistik olarak görmediğini ifade ederek, rakamların sadece ülkenin multietnik bir yapıya sahip olduğunu gösteren bir gösterge özelliğini taşıdığını ifade etti.

Eğitim ve Bilim Bakanı Mila Carovska, yaptığı konuşmada multietnik yapıya sahip bir ülkede yaşamalarına rağmen toplulukların birbirini yakından tanımadığını, inşa edilmesi gereken yeni eğitim sistemiyle topluluklar birbirinin dillerinde eğitim görme fırsatı yakalayarak, birbirlerini daha iyi tanıyabileceğini ifade etti.

‘Azınlıklar en çok eğitim sorunlarından şikayetçi’

Toplulukların Haklarını Gerçekleştirme Ajansı Müdürü Eran Kurtiş, yaptığı açıklamada ajans olarak ülkede yaşayan bütün toplulukların sorunlarını çözmek için gayret sarf ettiklerini ifade etti.

Açıklamasının devamında Kurtiş, “Azınlıklar genelde eğitim alanında karşılaştıkları sorunlardan şikayetçi. Bilindiği üzere ülke genelinde kitap eksikliği olsun, okul şartları olsun, bazı sorunlar mevcut.” dedi.

Hakça temsil konusunda vaziyetin iyiye gittiğini aktaran Kurtiş, bu alanda da çalışmalarını sürdürdüklerini ifade etti.

‘Türk toplumu bugüne kadar sorunlarını sadece kendi arasında konuştu’

Siyasi Sistem ve Topluluklar Arası İlişkiler Bakan Yardımcısı İlhan Rahman, yaptığı açıklamada bu tür panellerin büyük önem taşıdığını ifade etti.

Bakan Yardımcısı Rahman, “Burada önemli olan nüfusu az olan toplulukların yaşadığı sorunları, haklarının uygulanmasındaki sorunları sadece kendi aralarında değil, çünkü biz bugüne kadar gördük ki Türk toplumu sorunlarını kendi arasında konuşuyor. Diğer topluluklar da öyle. Ülkemizdeki çözüm mekanizmaları sistem gereği maalesef daha büyük nüfusa sahip etnik topluluklardadır. Kilit onlardır. Bu sorunların onların dinlemesi, duyması, onların ağzından mevcut durumu dinlemek tabi ki önemlidir. Umarım ki bu paneller ileride de devam eder. Ayrıca önemli olan hükümetin de nüfusu az olan etnik topluluklara dair politikalarının devam etmesidir. Düşüncem odur ki bu konuda atılan adımlar siyasi iradenin olduğunu göstermektedir. Ülke olarak gidilecek çok yolumuz var.” dedi.

İki oturumdan oluşan panelde devlet temsilcileri yanı sıra çeşitli uzmanlar da söz aldı.