Makedonya Cumhuriyeti'nin siyasi sahnesinde muhalefet kanadında yer alan Türk Hareket Partisi - THP Genel Başkanı Adnan Kahil, gazetemize verdiği demeçte ülkedeki gündeme ilişkin bazı açıklamalarda bulundu.

Makedonya'da yaşanan siyasi krizi, partisinin ana muhalefet SDSM ile işbirliğini ve iktidara gelmeleri durumunda yapacakları çalışmalar konularında konuşan Genel Başkan Adnan Kahil, mevcut iktidarın yönetimini de eleştirdi.

Konuşmasının başında son bir kaç ay boyunca muhalefetin yayınladığı 'bombalar' olarak adlandırılan ses kayıtları konusuna değinen Kahil, "Son bir kaç yıl içinde Makedonya'da 20 binden fazla kişi Makedonya İstihbarat Teşkilatı tarafından yasa dışı dinlenmiş. Yasa dışı dinlemeler bizzat Başbakan'ın bilgisi dahilinde yapılmış. Bu dinlemelerde sadece Başbakan Gruevski ile yeni istifa eden İstihbarat Şefi Miyalkov'un aralarında yapmış oldukları telefon görüşmeleri kayıt altına alınmamış. Yasa dışı dinleme, kanunlara aykırı ve son derece ciddi bir suç teşkil etmektedir. Normal bir demokrat ülkede bu kadar ses kaydının yayınlanmasından sonra istifa eden Bakanlar, hükümet yetkilileri, bürokrat ve milletvekillerinin sayısı bir hayli fazla olurdu. Fakat Başbakan Gruevski, kendi koltuğunu korumak için farklı yollara gitmekte, kamuoyunu yanıltmaya çalışmakta ve baskıcı sistemini daha da güçlendirmeye çalışmaktadır." dedi.

"Türkler Devlet Bütçesinden Yararlanamadı"    

Makedonya Cumhuriyeti'nin işgal altında olduğunu söyleyen THP Genel Başkanı Adnan Kahil, konuşmasının devamında şunları dile getirdi: "Gruevski, kendi yöneticilerini dahi yasa dışı dinler iken, aralarında muhalefet lideri, muhalefet cephesinin yöneticileri, iş adamları, hakim ve savcılar, gazeteciler, diplomatları yakın takibe almış. Muhalefet Cephesi tarafından bugüne kadar yayınlanan ses kayıtlarında seçimlerde yapılan yolsuzluklar, iş adamlarına yapılan baskılar ve onları yok etme operasyonları, medyanın nasıl kontrol altına alındığını, hukuka müdahalenin nasıl yapıldığını duyduk. Makedonya Cumhuriyeti, Nikola Gruevski ve aile yakınları tarafından işgal edilmiş durumda. Bu ülkenin hak ettiği konuma gelmesi için birlikte çalışma mecburiyetinde olduğumuzu bildirmek isterim. Bugüne kadar yayınlanan tüm ses kayıtlarında kişiliksiz bireyler tarafından yönetildiğimizi görmüş durumdayız. Kendisinden maada hiç kimseyi düşünmeyen bir Başbakan Türkleri düşünecek olamaz. Zaten yıllardır ülkemizde devlet bütçesini harcar iken Türkler bu bütçeden hiç yararlanamamıştır."

"Ana Muhalefet ile işbirliğimiz Üst Düzeyde"

Ana muhalefet ve muhalefet cephesindeki diğer partilerle iyi ilişkiler içerisinde olduklarını söyleyen Kahil, "Türk Hareket Partisi olarak Ana Muhalefet ve muhalefet cephesinde yer alan diğer partiler ile işbirliğimiz en üst düzeydedir. Bugüne kadar en üst düzeyde gerçekleştirdiğimiz toplantılar ile koordineli çalıştığımızı göstermekteyiz. Gerek liderler buluşması, gerek muhalefet cephesinin milletvekilleri iyi bir uyum içinde çalışmaktadırlar. Değişik komisyonlara da THP yöneticileri katılıp, ana muhalefet ile birlikte ülkemize ve vatandaşlarımıza daha güzel yarınlar hazırlamak için son derece iyi niyetli çalışmalarda bulunmaktadırlar. Eminim ana muhalefet ve muhalefet cephesinde yer alan diğer partilerin gayretli ve samimi işbirliğinin meyvelerini ilk seçimlerde alacağız." şeklinde konuştu.

THP'nin iktidara gelmesi durumunda yapılacak çalışmalara da değinen Adnan Kahil, "Türk Hareket Partisi’nin iktidarında nelerin değişeceğini, nelerin yapılacağını bir kaç sefer kamuoyuna duyurduk. Soydaşımızın sorunlarını çok yakından takip etmekteyiz. Sahada genç ve tecrübelilerden oluşan dinamik gruplarımız devamlı çalışmakta. Sorunları yakından bildikleri için sorunlara çözüm bulacaktır. Fakat iktidarımızda kesinlikle ve kesinlikle mevcut iktidarın baskıcı ve yıldırma politikaları olmayacaktır. Hiç kimse yasa dışı dinlenilmeyecektir. Devleti devlet yapan kurumlar şu anda çökmüş iken, devlet kurumlarını güçlendireceğiz. Kamuda çalışan Türkler, hiç merak etmesinler, iktidarımızda Türkler işten atılmayacak. Hatta çalıştıkları kurumlarda daha iyi pozisyon almaları için partizanlık yapmadan mücadele edeceğiz." dedi.

Sözlerinin devamında ise Kahil, şunları aktardı: "İktidarımızda kişisel çıkarların yerine toplumsal çıkarlar ön plana gelecektir. Makedonya’da yaşayan Türkler daha iyi bir geleceği hak ederken, üçüncü sınıf vatandaş muamelesi görmekten kurtulacaktır. Demokrasinin ve Anayasa’nın getirdiği bütün değerleri ve prensipleri Türkler için bir lüks olmaktan çıkartıp, Türkler de diğer etnik topluluklar ile eşit olacaktır."

"Adaleti Geri Getireceğiz"

THP Genel Başkanı Adnan Kahil son olarak da, "Şu anda adalet, hak ve hukuktan bahsetmek mümkün değil. Hak ve hukukun olmadığı yerde, demokrasiden bahsetmek abesle iştigaldir. Mahkemelere 'Öküz olsun fakat önemli olan Makedon olsun' anlayışı ile hakimler atanırken, Makedonya’da Türkler hak ve hukukunu kimden arayabilir. Adalet, hak ve hukuka olan güveni geri getireceğiz. Makedonya’nın AB v e NATO entegrasyon sürecini hızlandırıp, ülkemize daha güzel yarınlar hazırlayacağız. Önümüzdeki dönemde geçen seçimlerde olduğu gibi yine bir seçim bildirgesi ile soydaşımızın önüne çıkacağız. Şu anda eğitimden – gençlik politikalarına,tarımcılıktan – hayvancılığa, ekonomiden – sağlığa, kültürden – spora , neredeyse her alan için ekiplerimiz uzmanlar ile ciddi bir çalışma içindedirler. Yakın bir dönemde bu çalışmalar tamamlandıktan sonra kitapçık halinde soydaşımıza duyuracağız. Soydaşımız merak etmesin. Mevcut iktidarın alternatifi biziz. Biz adaleti geri getireceğiz. Demokrasi’nin unsurları olan hak ve özgürlüğü geri getireceğiz. İktidarın her alanda yapmış olduğu baskılar neticesinde medya da büyük bir yara almıştır. Makedonya’daki Türkçe medyanın güçlendirilmesi ve profesyonelleşmesi için çalışmalarda bulunacağız. Türkçe medyaya mevcut iktidar gittikten sonra hiç bir siyasi unsur baskı yapamayacaktır. Aslında en önemli hedeflerimizden biri Türk siyasi arenasında fikir birliğini oluşturup, Türklerin ortak sorunları için ortak hareket etmeyi sağlamaktır. Bunu da önyargısız ve yapıcı bir şekilde uygulayabilecek kapasitedeyiz. Türk Hareket Partisi olarak her alan için kadromuzun olduğunu vurgulamak isterim ve bu kadrolarımız iktidarımızda farklılıkları tüm soydaşımıza hissettirip, gösterecektir. Korku imparatorluğu bitiyor. Bu fırsattan yararlanarak soydaşımıza bir çağrıda bulunmak istiyorum: Gün ülkeyi kurtarma günüdür. Bir ailenin işgalinden bu ülkeyi gelin hep birlikte kurtaralım. Her dönemin adamı olacağımıza, bir sefer bari adam olalım. Bu harekete katılın, destek olun. Güzel günleri hep birlikte inşa edelim." diyerek sözlerini noktaladı.