İzzet İbrahimsoylu

***

Biz bozkırın ilk kağanlığını birlikte kurmadık mı?

Adını “Hun” yapıp Çin’e akınlarla vurmadık mı?

Ne oldu bize; kim çizdi bu sınırları aramıza?

 

Orhun’da “Bengü Taşları” dikmedik mi?

 “Türk” adıyla Asya’dan Avrupa’ya gitmedik mi?

Ne oldu bize; kim çizdi bu sınırları aramıza?

 

Aynı demiri birlikte dövmedik mi?

Tuna’da atlarımıza birlikte su vermedik mi?

Atalara kılıçları biletip, aynı destanı birlikte dinlemedik mi?

Ne oldu bize; kim çizdi bu sınırları aramıza?

 

Aynı Tanrı’ya “Ulu Tanrım!” demedik mi?

Malazgirt’ten Anadolu’ya “Allahü Ekber” nidâlarıyla girmedik mi?

Anadolu’dan Balkanlara “Allah Allah” sesleri ile ilerlemedik mi?

Ne oldu bize; kim çizdi bu sınırları aramıza?

 

Yağıya savaşarak gâlip gelmedik mi?

Gönüllere dalıp Yunus’ça sevmedik mi?

Tüm Türkleri kardeş bilip tek törenin önünde boyun eğmedik mi?

Ne oldu bize; kim çizdi bu sınırları aramıza?

 

Kötü günleri görmedik mi?

Candan geçip vatan için ölmedik mi?

Bir ölürken, binlerce dirilmedik mi?

Ne oldu bize; kim çizdi bu sınırları aramıza?

 

Hem Asya hem Avrupa’da…

Üç kıtada görülmedik mi?

Biz o kutlu yalvacın sözünde övülmedik mi?

Ne oldu bize; kim çizdi bu sınırları aramıza?

 

Orhun gibi akmadık mı?

Kıza, ana diye bakmadık mı?

Bir yâr için gönül yakmadık mı?

Ne oldu bize; kim çizdi bu sınırları aramıza?

 

 

Gece çayırlarda hilâle bakmadık mı?

Atlarımıza binip tozu dumana katmadık mı?

Ötüken’den Kızılalma’ya ok atmadık mı?

Ne oldu bize; kim çizdi bu sınırları aramıza?

 

Açı tok yapmadık mı?

Aşsızlara aş katmadık mı?

Öksüze, yetime bakmadık mı?

Ne oldu bize; kim çizdi bu sınırları aramıza?

 

Adalar Denizi’ni geçmedik mi?

Vardar’dan su içmedik mi?

Rûmeli türküleriyle kendimizden geçmedik mi?

Ne oldu bize; kim çizdi bu sınırları aramıza?

 

Akıncı olup Balkanlara akmadık mı?

Anadolu’ya dönerken, birimiz de Makedonya’da kalmadık mı?

Sen de, ben de Altay Dağı’na hasretle bakmadık mı?

Ne oldu bize; kim çizdi bu sınırları aramıza?

 

***

Bugün sen Anadolu’da,

Ben Makedonya’dayım.

Bugün bile seninle;

 

Aynı kanı taşımıyor muyuz?

Aynı Yaradan’a tapmıyor muyuz?

Aynı töreyle yaşamıyor muyuz?

Aynı dille konuşmuyor muyuz?

Aynı bayrağı sevmiyor muyuz?

Aynı partiyi övmüyor muyuz?

Aynı takımı tutmuyor muyuz?

Aynı şehide ağlamıyor muyuz?

Aynı yarayı dağlamıyor muyuz?

Ne oldu bize; kim çizdi bu sınırları aramıza?

 

***

Bugün benden vatandaşlık arıyorsun…

Makedonya Türkü senin “GÖNÜL SINIRLARINDA” yerini almadı mı?

Türk’ün anayasasında “MAKEDONYA TÜRKÜ”ne yer kalmadı mı?

Ne oldu bize; kim çizdi bu sınırları aramıza?

 

***

Biraz düşün! Bana “Türk” müsün? Deme!

Türk oğlu Türk’ü Türklükten dışarı görme!

Türklüğü sadece Anadolu’dan ibaret olarak bilme;

Anadolu’yu “Türkiye” yapanın atası Makedonya’dan gelme!

***