Makedonya İslam Birliği Başkanı Süleyman Recepi, Türkiye Cumhuriyeti Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'i ziyaret etti.

Makedonya İslam Birliği Başkanı Recebi, Başkan Görmez'in Ahmet Hamdi Akseki Camisi yerleşkesindeki odasında gerçekleşen kabulde yaptığı konuşmada, Makedonyalı Müslümanların selamıyla Türkiye'ye geldiklerini söyledi.

Balkanlardaki Müslümanların istikrarının Türkiye'nin istikrarıyla doğru orantılı gerçekleştiğini, bütün dilek ve isteklerinin de Türkiye'nin istikrarı olduğunu anlatan Recebi, "Cenabı Allah her kötülükten muhafaza eylesin Türkiye'yi" dedi.

Dini müesseselerin önemli hizmetler yapmalarının zorunluluk arz ettiğini dile getiren Diyanet İşleri Başkanı Görmez ise, "Herhangi birimiz herhangi birimizin şubesi değiliz. Hepimiz bir başka bütünün, bir başka büyüklüğün şubeleriyiz. Hepimiz din-i mübin-i İslam'ın ve aynı tarihin, aynı kültürün, aynı medeniyetin şubeleriyiz" diye konuştu. Başkan Görmez, önemli olanın bu bütünlüğe bağlı hizmetleri yürütmek olduğunu belirtti.

Sadece Makedonya'dakileri değil, Balkanlar'daki bütün Müslümanları, Türklerin kendilerinin bir parçası olarak gördüğünü dile getiren Diyanet İşleri Başkanı Görmez, aynı şekilde Balkanlardaki Müslümanların da Türkiye'yi ve Türkleri kendilerinin bir parçası olarak gördüğünü kaydetti. Balkanlardaki Müslümanların barış içinde yaşayabilmelerinin önemli bir konu olduğunun altını çizen Diyanet İşleri Başkanı Görmez, "Bu da hepimizin sorumluluğunu arttırıyor. Çünkü bizim bundan sonra en azından herhangi bir nesli kaybetme lüksümüz olmamalı" dedi.

Diyanet İşleri Başkanı Görmez, dini müesseselere büyük görevler düştüğünü belirterek, Recebi'ye daha büyük görevler düştüğünü belirtti. Başkan Görmez, Makedonya'daki hizmetlerin artıp bir kısım hizmetin Arnavutluk', Kosova'ya gibi Müslümanların bulunduğu yerlere de ulaşması temennisinde bulundu.
"Balkanlardaki kardeş dini kuruluşların kendi ayakları üzerinde durabilmelerini sağlayacak çalışmalar yapmamız gerekiyor" diyen Görmez, bu kuruluşları güçlü müesseseler haline getirmek gerektiğine de işaret etti.

Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği