Ağız Kokusu Hakkında Öneriler
Ağız kokusu olan hastalarda hastanın şikayeti dinlendikten sonra titiz bir muayene yapılır, öncelikle kokunun kaynağı tespit edildikten sonra tedavi aşamalarına geçilebilir.
Ağız içi kaynaklı (intraoral) ağız kokusu olan hastalar diş hekimine ,ağız dışı (ekstraoral) olanlar ise tıp doktoruna, uzman doktorlara baş vurmaları gerekir.
Günümüzde Halitometre denilen metot yardımıyla kötü ağzı kokusu ölçümü yapılır ve kokunun kaynağı belirlenerek tedaviye kolaylık sağlanabilir.
Ağzı kokusu olan hastalarda önerilenler şunlardır:
*Sabah ve akşam yatmadan önce dişler en az iki kez iki dakka süre ile fırçalanmalı , doğru fırçalama tekniğini kullanmanız ve en önemlisi diş fırçanızı üç ayda bir değiştirmeniz gereklidir .
*Dişler fırçalandıktan sonra dişlerin ara yüzlerine ulaşmak pek mümkün değildir o yüzden ara yüzlerini temizlemek amaçlı diş ipi kulllanılmalı,diş ipi sayesinde fırçanın ulaşamadığı diş yüzeylerine ,kron ve köprüler altına ulaşarak biriken bakteri ve yemek artıklarından ağzı arındırır.
*Dili temizlemek amaçlı dil kazıyıcılar (temizleyiciler) kullanılmalı. Dil kazıyıcıları ile hasta dilini dışa çıkararak dilin arka kısmından başlıyarak öne doğru dilin üzerindeki birikintileri kazır ve bu metod aslında diş fırçalamaktan iki kat daha çok etkili olabilir *Ağız gargaraları bakteri plaklarının, diş taşlarının oluşumunu önleyerek diş eti hastalıklarına preventive etki yaratır o yüzden günde 2 defa 30 saniyelik gargara yapmanız yeterlidir.
*Ağız içinde var olan diş çürüklerini ,dişe eti hastalıkları ,kanal tedavisi olması gereken dişlerin tedavisini, eğer endikasyon varsa gömülü dişleri ve çenede kalan diş köklerinin çekiminin yapılması gereklidir.
*Hastalarda çok eski protez ve köprüler varsa mümkünse yerine yenileri yapılmalı, taşımakta olduğu protezlerin ise hasta sürekli temizliğini yapmalıdır.
*Diş taşı ve diş plağınızı yılda bir kez , sigara ve çok kahve ,çay tüketen hastalar ise 6 ayda bir ultrason dental aygıtlar yardımıyla temizlemeniz mümkün bu şekilde hem diş eti hatalıklarınızı önlemiş olup hem de kokunun sebebini ortadan kaldırabilirsiniz
*Yediğiniz besinlere dikkat etmelisiniz özellikle beyaz un,şeker, glikoz früktoz şurubu ile tatlandırılmış gıdalar kolayca asitlere indirgenerek hem diş çürüklerine ve akabinde kötü kokuya yol açtığı için sağlıklı beslenmeye önem vermeniz gerekir .
*Ağız kuruluğu olan hastalar tükürük salgısını artıracak medikamentlerle (ilaçlar) kullanmakla birlikte ,gün içinde 1-2 litre su içmek ağız kokusunu gidermede de etkin bir rol oynamaktadır.
* Sinüzit ,burunlarda polipler, çocuklarda bademcikler ,akciğer hastalıkları olan hastalarda burun akıntısı ve burun tıkanması sebebiyle özellikle geceleri burun mukozasının ve ağzın kuruluğuna akabinde kötü kokuya sebep olduğu için burun tıkanlıklığını giderecek ilaçlar kullanmalısınız.
Bu tip vakalarda kulak burun boğaz uzman doktora başvurarak gerekirse cerrahi müdahale de yapılmalıdır .
*Mide ve bağırsak ile bütünleşen hastalıklar (reflü,ülser,gastit.helikobakter pilori,) gibi bunların kaynağı tedavi edilmeden kötü kokunun ortadan kalkması imkansızdır.
*Halitofobi teşhisi konulan hastalar, yani tedavi olduğu halde halen ağzının koktuğunu düşünen kişiler, psikiyatristlerden yardım almaları lazım
*Yapılan araştırmalar göre son yıılarda Filoterapi hastalıkların bitkiler ile tedavisini içeren doğal ve etkili yöntem mevcuttur. Ağız kokusu için filoterapi uygulamalarında en yoğun şekilde kullanılan bitkiler arasında, nane, okaliptüs, maydanoz, anason, kamkat, adaçayı, tarhun, kekik, biberiye, rezene, kişniş, tarçın, spirulina, kakule, dereotu ve zencefil yer almaktadır.
* Sağlığınızı tehdit eden sorunlardan biri olan ağız kokusununun sebeplerini bulmak amaçlı 6 ayda bir diş hekiminize kontrole gitmeniz ile erken dönemde teşhis ve tedavi için oldukça önemlidir.
- Bu haber 07-03-2017 tarihinde yayınlanmıştır.