“Ekonomik Büyüme Planı” Adlı Raporun Sunumu Gerçekleşti!
14 Eylül 2017 tarihinde Makedonya Cumhuriyeti Hükümeti Başbakanı Zoran Zaev ve Ekonomi Koordinasyonundan Sorumlu Başbakan Yardımcısı Koço Angyuşev, amaçları ekonomik büyümenin hızlandırılması için özel sektörün rekabet gücünü arttırmak ve vatandaşların refahı ile yaşam standardını iyileştirmek olan “Ekonomik Büyüme Planı” adlı raporu sundular.
Başbakan Zoran Zaev, bu planda yeni “greenfield” yatırımları ve ekonomik kuruluşların rekabet gücünü arttırmak, ihracatı desteklemek ve küçük ile orta ölçekli işletmeleri desteklemek için tedbirlerin alındığını açıkladı. Zaev’e göre bu plan altı ilkeye dayanacak: özel sektörün siyasi kısıtlamalardan arındırılması, politikaların uygulanması sırasında şeffaflığın sağlanması, yerli ve yabancı yatırımcılara eşit muamele edilmesi ve ayrımcılık yapılmaması, politikaların uygulanmasında koordinasyonun sağlanması, politikaların verimli ve etkin olmaları ile sonuçların takip edilmesi ve ölçülmesi. Zaev, aldıkları ekonomik tedbirlerle ulaşmak istedikleri ana hedeflerinin özel yerli ve yabancı yatırımların artması, istihdamın artması, özel sektörün verimliliği ve rekabet gücünün artması, ihracatın artması, bölgesel işbirliğin sağlanması, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH)’nın büyümesi ve vatandaşların maddi refahının artması olduğunu vurguladı. Ayrıca, nihai hedeflerinin ise yatırımların, ihracatın ve ekonominin rekabet gücünün arttırılarak ekonomik büyümenin önemli etkenlerinden biri olan maaşların yükselmesi olduğunu söyledi.
Ekonomi Koordinasyonundan Sorumlu Başbakan Yardımcısı Koço Angyuşev ise hazırladıkları bu planın maksimum derecede şeffaf ve sonuçlara yönelik olacağını açıkladı. Konuşmasının devamında öngörülen tedbirlerin tarafsız bir şekilde yerli ve yabancı yatırımlara uygulanacağını vurguladı. Devlet’ten yardım talep etmenin ana kriterinin çalışmalarındaki sonuçlarının olacağını, gelirlerini arttıran ve çalışanlarının sayısını azaltmayan firmaların yardım alacağını söyledi. Hedeflerinin sağlıklı şirketleri desteklemek, onların ulusal ve uluslararası pazarlarda rekabet güçlerini arttırmak olduğunu ekledi. Fakat, bu tedbirlerden sübvanse edilen, düzenlenmiş sektörlerde faaliyet gösteren, imtiyaz hakkına sahip olan ve ulusal doğal kaynaklara erişme hakkı bulunan firmaların yararlanamayacaklarını da açıkladı.
Yerli ve yabancı yatırımlara ne gibi kolaylıklar sunulacak?
Yapılan sunuma göre, birinci grup tedbirler yerli veya yabancı firmalar, Özel Ekonomik Bölgeleri’nde olan veya olmayan yatırımlar olmak üzere ekonomideki tüm firmalar için geçerli olacak, hedeflerini ise yatırımları ve firmaların rekabet gücünü arttırmak oluşturacak. İkinci grup tedbirler ihracat yapan firmalar için, üçüncü grup tedbirler ise büyük firmalar ile birlikte ekonomik kalkınmanın taşıyıcıları olan küçük ve orta ölçekli işletmeler için işlev görecek. Angyuşev’e göre bu plan ve programın finanse edilmesi daha önceki dönemlerde işletmeleri desteklemek için harcanan miktardan daha az olacak ve şeffaflığına ile ayırımcı olmamasına özen gösterilecek.
Birinci grup: Firmalar kurulduktan sonraki 5 yıl zarfında, en az 10 yıl çalıştırdıkları işçi sayısında bir düşme olmaması şartıyla, işe alınan her yeni kişinin maaşının minimum %10 desteklenmesi için başvurabilir. Ayrıca, sadece asgari ücretten %50 daha yüksek olan maaşlar sübvanse edilecek, yani 18.000 denar net maaştan daha düşük maaşlar sübvanse edilmeyecek. Her %10 daha yüksek net maaş için destek %2 artacak, bu böyle %16’ya kadar gidecek. Ekonomideki bütün firmaların başvurabilecekleri diğer bir tedbir de, ekonomideki ortalama net maaşın iki katını ödeyen firmalar bu maaşla çalıştırdıkları her işçi için %20 destek alacaklar (Ödedikleri 45.000 denar maaş için 9.000 denar destek alacaklar). Fakat, başarılı başvuru için firmaların çalıştırdıkları yeni kişilerin en az %80’nin İstihdam Ajansı’nın listelerinde en az üç ay kaydedilmiş veya eğitim sürecini henüz tamamlamış olmaları gerekecek.
Yabancı yatırımların destek alabilmeleri ise onların yerli firmalar ile yapktıkları işbirliğine bağlı olacak. Yabancı firma yerli firmalardan son üç yılın ortalamasından %10 daha çok üretim girdi ve hammadeleri satın alırsa tedariğin %1’i desteklenecek. Yerli firmalardan tedariğin her %10 artışında, destek %2 artacak. Bir yabancı firmanın ortalama 100 milyon avro değerinde tedariği varsa, bunun %10’nu ise yerli firmalardan gerçekleştiriliyorsa 100 milyon avroya %1 sübvansiyon elde edecek. Eğer bu firmalar kalkınma merkezlerini Makedonya’ya taşımaya karar verirlerse o zaman çalıştırdıkları işçilerin maaşlarına %20, satın aldıkları ekipmanın değerine %30 destek alabilecekler. Ayrıca, yıllık 1 milyar avro gelirleri olan yatırımları ya da firmaları çekmek için ise Devlet Yardım Yasası’na uygun olarak ek teşvikler getirilecek.
Likidasyon veya iflas sürecinde olan bir firmayı satın alacak olan firmalara ise bir yıl önceki yaptıkları yatırımların değerinden %10 destek sağlanacak, ancak paralar fabrikanın çalışmaya başlamasıyla birlikte alınabilecek.
İkinci grup: Bu grup teşvikler ihracat yapan firmalar için geçerli ve iade edilmeyecek maddi destek içermektedir.
İhracatı son üç yılın ortalamasından %5 artan firmalar, ihracatı arttırmak için yaptıkları yatırımların değerinin %10’una destek alabilecekler. Fakat yatırım maaliyetlerinde çalışanların maaşları ile yerli kamu firmalarından yaptıkları tedarikler girmemektedirler. Ayrıca, yeni pazarlar keşfeden ve ihracat yapan firmalar, bu pazarlara yaptıkları yatırımlar için %20 destek görebilecekler.
Üçüncü grup: Bu grup tedbirler küçük ve orta ölçekli işletmeler için uygulanacak. Onlar çalışanları için ödedikleri maaşlar ve yerli kamu firmalarından yaptıkları tedarikler hariç yatırımlarının değerlerinden %30 destek görecekler. Ayrıca, yaptıkları inovasyonlar, mesleki gelişimler ve yeni çalıştırılan genç kişiler için ek teşvikler elde edecekler.
Bu planın ilk sonuçlarını 2018 yılında vermesi bekleniyor, sonuçlar ise 2017 yılında firmaların nasıl çalıştıklarına bağlı olacak.
Son iki yıl görünen siyasi krizin olumsuz etkileri hissedilmeye başladı. Makedonya ekonomisinin 2017 yılı birinci çeyreği büyüme oranı %0, ikinci çeyrekte ise bir önceki yılın aynı çeyreğine göre ekonomi %1,8 küçüldü. Ekonomi teorisine göre bir ekonominin resesyona girmesi için iki ard arda çeyrekte negatif büyüme oranları göstermesi gerekiyor.
“Ekonomik Büyüme Planı” adlı raporda yerli ve yabancı firmalar için öngörülen tedbirlerin ne gibi sonuçlar doğuracağı ve ekonomiye ne yönde etki edeceği merak konusu…
- Bu haber 18-09-2017 tarihinde yayınlanmıştır.