Makedonya Türk Kültürü ve Edebiyatında Esat Bayram
1.HAYATI
Yazar, şair, eğitimci, çevirmen, gazeteci ve siyaset adamı Esat Bayram, 1934 yılında Makedonya’nın güzelim, şirin ve tatil şehri Ohri kasabasında doğdu. İlk ve orta öğrenimini doğduğu yerde tamamladı. Yükseköğrenimini ise açık öğrenim şeklinde dışardan Belgrad Üniversitesinde mezun oldu.
İlk eğitimcilik kariyerine ilk öğretmenliğine attığı adım ile ilköğretim okulunda 1957 başladı ve kısa bir dönem geçirerek 1959 kadar devam etti. Ardından yine kısa bir dönem 1959-1960 yılında Struga kentinin Türk okulunda Müdür görevinde bulundu. Bundan sonra 1960-64 yılında Ohri İlçe Belediyesinde Kaymakam görevine atanır. Kaymakamlık görevini tamamladıktan sonra 1964-1976 yılları içine alacak şekilde uzun süre sekiz yıllık okul müdürlüğü görevinde bulundu.
1976 yılında Ohri’den ayrılarak Makedonya’nın başkenti Üsküp’e taşındı. 1980 yılına kadar Makedonya Cumhuriyeti ile Kosova Özerk bölgede Türk dili üzerinde tedrisat gören öğrenciler için gereken kitaplar, Türk dili üzerinde çıkan gazete ve dergilerin dağıtılması alanında sorumlu görevinde bulundu.
Özellikle o dönemde kendisi yukarıda zikrettiğim gibi bu özel işinin dışında çok sayıdaki siyasi, sosyal ve sivil kuruluşlar ve derneklerde sorumlu görevlerde bulundu. Örneğin Ohri’de Gençlik Derneği başkanı 1960-1963, bu dönemde aynı zamanda Belediye Nişancılar Örgütü’nün de başkanıdır.
Üsküp Üniversitesi Mirçe Asev Kültür Güzel Sanatlar derneğinin 1986-1990 başkanlığında üyelik yaptı. Ohri’de iken nişancılar derneğinde katkısını sunduğu gibi Üsküp’e taşındığı zaman da Ekşisu Belediyesi Nişancılar Birliğinin 1982-1986 yıllarında da başkanıydı ve Makedonya Nişancılar Birliğinin de başkanlık üyesiydi.
Esat Bayram, Ohri’de yaşadığı dönemde Ohri’nin Türk Kardeşlik Birlik Güzel Sanatlar Derneği’nin folklor oyuncusu ve daha sonra başkanlığını yapmıştır. Aynı zamanda Makedonya Cumhuriyeti Alkol ve Uyuşturucuya Karşı Birliğinin başkan görevinde de bulunmuştur. Özellikle bu yıllarda Cumhuriyet çapında merkez Üsküp’te Ohri temsilcisi olarak Makedonya Gençlerinin Merkez Komitesi Birliğinin Başkanlığında da üyelik yapmıştır. Bir dönem Kızılay Derneğinde de yöneticilik yaptı.
Esat Bayram, 1957 yılından beri Makedonya Yazarlar Birliğinin üyesi ve aynı zamanda Makedonya Çevirmenler Birliğinin de üyesidir.
Makedonya Sendikalar Birliği Başkanlığında da 1963-68 yılları döneminde sendikacılık hizmetinde bulunmuştur. 1965-1970 yılları içerisinde Ohri Belediyeler Sendikası başkanıdır.
O dönemin toplumsal ve siyasal alanın birçok görevinde bulunduğundan dolayı siyasal ve sosyal hayata yaptığı olumlu katkılardan ötürü birçok ödülle ödüllenmiştir. Bu şekilde birçok devlet, sanat ve kültür şeref ödülüne sahip olmuştur.
Onun devletin siyasal ve toplumsal hayatında etkinliği 1993 yıllarına kadar devam eder. Bu yıllar içerisinde yakın on yıl 1980-1991 yılına kadar Üsküp’te Ekşisu Belediye Başkanı olarak görev yapmıştır. Ondan sonra Makedonya Cumhuriyeti Sosyalist Birliği Başkanlığı üyesi olarak 1991- 1994 yılları arasında görevlenmiştir.
Esat Bayram çalışma döneminde daha birçok toplumsal örgütlerde görevlenerek halkına hizmetleri çoktur. Oysa onun kayda değer hizmetleri eğitim, kültür, edebiyat ve çeviri alanlarında inkar edilemeyecek kadar çoktur.
Esat Bayram okul kitaplarında öykü ve şiirleriyle yer alırken, Türk dili ve kültürünü yaşattırırken, Türkçenin öksüz düştüğü dönemde aynı zamanda okul kitabı müellifidir. Türk çocuklarının kendi ana dillerinde eğitimlerini tamamlamak için ve kendi ana dilini öğrenmesi ve ilerletmesi için Ana Dili Türkçe kitabını yazdı. Bu kitap Makedonya Türk okullarında 1986 yılından 2003 yılına kadar okutuldu. Çocuklarımız kendi ana dilini anavatandan uzak olarak korumalarını bu kitaba özellikle kitabın yazarına borçludurlar. Sekizinci sınıf öğrenciler yıllarca Esat Bayram’ın kitabından eğitimlerini aldılar.
Çocuk yurtlarında çocuklara yardım sunan “Biz ve Çevremiz” kitabını Makedoncadan Türkçeye çevirmiştir.
Esat Bayram bazı bilim sempozyumlarına da katılmıştır. 1981 yılında Bursa’da Halk Edebiyatı Sempozyumunda “Ohri Kadınları Çarşaf Taşıdıkları Döneminde Nasıl Eğlenirlerdi” bildirisini sunmuştur.
Emekliğe 1995 yılında ayrıldıktan sonra kendi çalışma alanını tamamen edebiyat, kültür, çevirmenlik ve gazetecilik alanına tahsis etmiş ve adamıştır. Özellikle bu alanlarda Makedonya Türk Kültür ve Edebiyatında çok verimli çalışmalara imza atmıştır. Birlik, Sesler, Tomurcuk, Tan ve Çevren dergilerinde çok sayıda makaleleri vardır.
Esat Bayram’ın gazeteciliği Makedonya Türk Milletinin sesi olan Birlik ile bitmiyor, onun Makedonya’da çıkan Zaman Gazetesinde de Türkçe ve Makedonca dilleri bölümlerinde yıllarca yazıları görünürdü. Günümüzde de hala gazeteciliğe son vermedi gazeteciliği devam eder. Üç yıl önce başlayarak sürekli olarak Makedonca dilinde çıkan günlük gazete Makedonya Denes’de köşe yazarı olarak yazılarını yazmaktadır. Güncel sorunları öykü biçiminde dile getirerek öğütler ve eleştirilerde bulunur, makaleleri ile Makedonya’da özellikle Makedon gazetelerinde gündem oluşturmaktadır ve de kamuoyunu yönlendirmektedir.
Zikredilmesi gereken ihmal edilemeyecek olan husus, halı hazırda halen hem Makedonya Yazarlar Birliği hem de Makedonya Çevirmenler Birliğinin de yönetim kurulu üyesidir. Özellikle yazarımızın Makedonya’daki edebiyat, kültür ve sanattaki konumu ve etkisinin ve hassaten bu alanda oynadığı rolü ve sergilediği hizmetin en büyük delili Makedonya Yazarlar Birliğinin çıkardığı edebiyat dergisi Stojerin editörü ve yayı yönetmeni olmasıdır.
Günümüzde birçok ulusal ve uluslararası şiir festivallerinde Makedonya Cumhuriyetini temsil etmektedir. Makedonya ve diğer ülkelerde çıkan antolojilerde Esat Bayram’ın şiirleri görünmektedir. Esat Bayram dört beş kere İki Struga Arası Türk Şairleri’nden yayınlanan şiir seçimlerinde dört beş kere en başarılı şiir yazdığı için Struga şiir akşamlarına katıldı, bu yıllar 1987, 1989, 1993, 1998, 2003, 2004 yıllarıdır ve bu yıl da katıldığını zikretmemiz gerekir.
Yoğun ve zengin eser alanındaki faaliyet ve çalışmalarını, eserlerini sayacağımız eserler bölümünde görmüş olacağız. Aynı zamanda alanında yaptığı çalışmalarını da zikretmekteyiz.
Örgüler, Türkçe çocuk şiirleri kitabı. 1978 yılında basıldı.
Bukvar Sırtse, Makedonca şiirler kitabı. 1979.
Yas i Çarşiyata - Dnevni Proşetki, Makedonca şiir kitabı.1981.
Türk Halk Edebiyatı Sempozyumu Bildirisi, 1981 Bursa.
Taşlanan Yürek, Türkçe şiir kitabi.1981
Bajdarina, Makedonca şiir kitabı. 1982.
Dete vo Godini, Makedonca çocuk şiir kitabı. 1982.
Ben ve Çarşı- Gece Gezileri, Türkçe şiir kitabı.1986.
Ağaçkakan Yürek, Türkçe şiir kitabı. 1989.
Palata na Duşata, Makedonca şiir kitabı. 1989.
Aliveli, Türkçe çocuk öyküleri kitabı. 1990.
Okuma Kitabı, Sekizinci sınıflar için 1998.1, 1993.11 baskı. 1998.111, 2002. IV. Baskı.
Sekizinci Sınıf Alıştırma Defteri, 1998.1, 2002 yılında II.
Mutfak Pehlivanları, Türkçe çocuklar için öykü kitabı. 1994.
Zvezdeni Bakneji, Makedonca çocuk şiir kitabı. 1994
Divan, Türkçe şiir kitabı.1995. Aynısı Makedonca 1996 ve Romen dilinde 1996.
Veseli Detsa, Makedonca çocuk şiir kitabı. 2002.
Dünya Çelengi, Türkçe şiir kitabı.2003.
Nebesna Ubavitsa, Makedonca roman 2005.
Türkçeden Makedoncaya:
Ostra Strela Slobodata, Fahri Ali’nin şiir kitabı. 1982
Vnatreşen Ref, Nusret Dişo Ülkü şiir kitabı, 1984.
Tserneviça, İlhami Emin’in şiir kitabı, 1986.
Nebesni Sinevini, Suat Engüllü’nün şiir kitabı, 1986.
Edna Lunarna Nok, Avni Abdullah, öykü kitabı, 1994.
Vo Lubovta İma Bereket, Yahya Akengin’in şiir kitabı, 1998.
Raskırvavena Pesna, Dursun Özden’in şiir kitabı. 1999.
Vo Nokta Razigrano Sırtse, Ali Cengizkhan’ın şiir kitabı, 201'
İzvayana Lubov, Bülent Ecevit’in şiir kitabı.2001.
Mangal, İsmail Bozkurt’un Romanı, 2002.
Raskrilen Son, Eyüp Şen’in Şiir kitabı 2002
Guldin, İlhami Emin’in şiir kitabı, 2002.
Delba na Osamotenosta, Fahri Ali’nin şiir kitabı.2003
Makedoniya Neye Gırtsiya, Erdoğan Öznal’ın tarih kitabı.
Sırtseto na Plaşiiota, Yalvaç Ural’ın hikaye kitabı.2000.
Antologiya na Sovremenata Turska Poeziya, 2002.
Turski Narodni Prikazni, Eflatun Cem’in derleme masallar, 2003.
Makedoncadan Türkçeye Tercüme Eserler:
Çocuk ve Çevresi, Eli Makazliyeva i Nataşa Angelovska’nın okul öncesi çağında olan çocuklara deneme defteri. Üsküpte 1992.
Yüzyıllarca Gemilerdeydik, Yusuf Süleyman’ın şiir kitabı. Üsküpte, 1987.
Canımın Armağanı, Razme Kumbarovski’nin şiir kitabı, İstanbul,1996.
Saydamsızlıktan Bal Özü, Vesna Açevska’nın şiir kitabı, İstanbul, 1999.
Cennet Ada, Razme Kumbaroski’nin şiir kitabı, Kıbrıs, 2004.
Şen Yürek, Nikola Klyusev’in şiir kitabı, Ankara, 2005.
3. ESAT BAYRAM’ın TÜRK KÜLTÜRÜ ve EDEBİYATINDA DÜŞÜNCE ve ETKİLERİ
Esat Bayram’ın kendisini yakından tanıma fırsatı ve şansına sahip olan herkesin kabul ettiği ve ittifak ettiği husus kendisinin çok mütevazı oluşudur. İnsanlara her zaman yardım etmek istekleri ve insancıl yüreği ile yaşadığı çevrede ve daha geniş alanda bütün dünyada bu güzel sıfatlarla temeyyüz etmiş bir kişiliğe sahiptir.
Meydana getirdiği eserlerinde de bu gibi güzel insancıl özellikleri hissedilmektedir. Onun meydana getirdiği halk edebiyatında ilham kaynağı olarak insan hayatının bütün kesintileri, çehreleri ve olan bitenleridir. Bütün bunları hikmetli ve hayat felsefesi gözüyle izleyerek dile getirir ve her yazdığı mısrasında ya da şiir dizelerinde insanlara hikmet ve sevgi gözüyle bakmaktadır, hayata yönelik mesajlar vermekte ve hikmetli ve felsefi hayatın kaynağının ne olduğunu kendine mahsus edebi tarzıyla okuyucularına arz etmektedir. Kendisine insan duygularını hikmetli ve felsefi yönden coşturan ve dünyaya yansıtan bir yaratıcı olarak bakmak
Türk kültürü ve Edebiyatındaki katkılarım halk edebiyatını izlemekle ve bu alanda eser meydana getirmekle geçirmiştir. Edebi Üslubundaki hikmetli ve felsefi derinliği, hayatın mana ve güzelliğinin incilerini ve de insanın içiyle dışının aynı olması ve bu uğurda hayatını sarf etmesi özelliğini, özellikle halktan kopmaması ve halkla aynı hayat istikametinde ve manasında hareket etmesinin en bariz dayanağı kendisinin eserlerini yazarken ve yazdığı eserlerinde sergilediği derlemeler ve kullanmış olduğu dil ve delillerde çok bariz bir şekilde görmek mümkündür.
Yukarıda zikrettiğim özelliğini topladığı masallarda görmek mümkündür. Bol bol masal ve de bol bol atasözleri toplamış ve de onların birçoğunu kullanmıştır, masal ve atasözlerine geniş ve özel yer vermiştir. Onun Ben ve Çarşı şiirlerinde ister Makedon dili üzerinde yazdığı dizelerde ister Türk dilinde yazdığı dizelerde çok net görebiliriz. Çünkü eserine atasözleri ile başlar atasözleri ile bitirir mısralarını.
Bu da onun kendisine has bir özelliği olarak kabul etmemiz mümkündür. Bunu çok açık bir şekilde yazılarında kullandığı vezinden de görebiliriz. Yazılarında kullandığı vezin serbest halk veznidir. Dili de halka yakın bir dildir, halkın rahatlıkla anlayabileceği bir dildir. Görüşü ve de düşüncesi hayata ve halka bakış tarzı da tamamen bir halkçı görüşü ve düşüncesidir.
Türk Edebiyatının önemli ve vazgeçilemeyen bir dalı olan çocuk edebiyatına yaptığı katkıları inkar etmek mümkün değildir. Esat Bayramı daha ayrıntılı tanımak istediğimiz zaman kendisini arayacağımız ve inceleyeceğimiz alan hiç şüphesiz çocuk edebiyatı ve bu alanda yaptığı katkılarıdır.
Çocuklar için kaleme aldığı eserlerine baktığımız zaman yazarımız- çocuklara ne kadar önem verdiğini, onlara üstün şefkat ve merhametle baktığını ve de çocukların kendi düşünce ve hayat dünyasında önemli b' yer edindiklerini fark etmemek en büyük ihmalkarlıktır.
Çocuklar için yazdığı eserlerde genelde çocukların kognitif, zihinse ve hayal dünyalarını hedeflemektedir. Çocukların zihinsel ve hayal özeliklerini korumaya ve onları doğru düzgün çocuğun fıtratına uygu.' geliştirmeye ve ilerletmeye çalışmaktadır.
Muhteşem bir çocuk psikoloğunu aratmayacak şekilde, kendisi yazdığı eserlerde çocukların karşısına bir çocuk psikoloğu olarak çıkmakta. Kullandığı dil ve üslupla bu kitapları bir edebiyatçı ve kültür adamının değil bir psikoloğun ve eğitimcinin yazdığını zannedersiniz.
Çocuklar için yazdığı öykülerde cansız varlıkları bile canlı bir de konuşturma kapasitesine ve edebi maharetine sahip edebi bir yazardır. Bu tarz edebi üslup edebiyatın en ağır üsluplarından biridir, kolay ve hafife alınacak edebi bir tarz değildir. Çocuklara cansız varlıkları yakından tanıtmak için, onlara karşı sevgi ve saygılarını oluşturmada yardımcı olmada, varlıkların ad, şekil ve fonksiyonlarını öğretmek için ve de çocuklarımızın saf ve berrak belleklerinde bütün varlıkların hakkıyla yer edinmesi için cansız varlıkları ve eşyaları canlılaştırmaktadır ve de onları birer canlı varlık gibi konuşturup hareket ettirmektedir.
Bu çeşit edebi tarzla bunları çocukların belleğine sergileyerek çocukların geniş bilgilere sahip olmalarını temin etmektedir. Örneğin Mutfak Pehlivanları öykü kitabında mutfakta olan bütün eşyaların konuşmaları ve dertleşmeleri yukarıda anlattıklarımıza en büyük kaynaktır. Aynı zamanda Aliveli öykü kitabında da kendi dil üslubuyla tarif ettiği gibi yılın yavruları olan ayların özelliklerini ayların kendilerini konuşturarak çocuklara öğretmektedir. Böylece çocuklar yılın on iki çocuğu var diye öğrenirken aslında yılın on iki ayını dile getirmiş olurlar. Ya da ana haftanın yedi yavrusu yedi gününü yaşatır ve her satırında her günün özelliğini bildirir çocuklara.
Bilindiği gibi yazarımızın yaşadığı ortam çok kültürlü, çok dinli ve çok sayıda milletin yaşadığı bir ortamdır. Bu ortamda etkili olmak ve de kamuoyunu yönlendirmek çok zor. Bu gibi ortamlarda geniş vizyona, engin toleransa ve de herkesi kucaklayan bir hayat felsefesine sahip olmak elzemdir. İşte yazarımız Esat Bayram yaşadığı ortamı en iyi okumuş, çevredeki dengeleri en iyi yerinde oturtan ve kollayan bir şahsiyettir. Onun insancıl ve herkesi kucaklayan kozmopolit görüşü yazılarında hakimdir. Özellikle Çocuk Örgüler çocuk şiir kitabında yerleşen yavru şiiri hangi dinden, ırktan ve renkten olursa olsun herkesi kucaklayan, mangal yürekli ve dünyaya şefkatle bakan felsefi düşüncesinin en iyi delildir.
Bu şiirde şöyle demiştir şairimiz:
Sizler bizler işte varız bu dünyanın yavrularıyız.
Esat Bayram’ın anıldığı ve en çok zikredildiği alan dünya edebiyatlarını karşılıklı milletler arasında tanıtma ve tanıma arenasıdır. Çeşitli dünya edebi dilleri ve türleri birbirine yaklaştırmada, birbirlerini karşılıklı tanımada ve de kavram ve kelime alışverişlerinde büyük hizmet ve katkıları olmuştur. Romanya, Arnavutluk ve Makedonya edebiyatları arasındaki işbirliğinin yanı sıra, en çok ismi gecen ve katkısı asla ve asla inkar edilemeyecek olağanüstü hizmeti geçen edebiyat işbirliği alanı Makedonya ve Türkiye edebiyatlarının karşılıklı işbirliği alanıdır.
Yazarımız Makedonya ve Türkiye edebiyatları arasındaki köprüyü inşa eden baş mimarlarından biridir. Bunu Türkçeden Makedoncaya ve Makedoncadan Türkçeye yaptığı tercümeler ile ortaya koymuştur. İki ayrı millete ait edebiyat alanını iki karşılıklı kamu oyununa tanıtmıştır.
Türk edebiyatını Makedon kamuoyuna tanıtır iken, özellikle Türk masallarının Makedonca çevirisini yaptığında önsözlerinde genelde karşı tarafa Türk kültürünü ve medeniyetini çok anlayışlı bir edebi dille tanıtmaya çalışmaktadır. Türk milletinin ne kadar evrensel ve medeni düşünce ve duygular taşıdığını vurgulamakta, Türk insanını Allah tarafından dünyayı güzelleştirmek için yaratılan bir millet olduğunu sergilemekte ve de Türk milletinin dünya huzuru, refahı ve rahatlığı için çalıştığını güzel bir edebi, hikâyeci ve şiirsel üslupla ortaya koymaya çalıştığını görürüz.
Özellikle Türk insanının insancıl yüreğini çok net ve açık örneklerle ortaya koymaktadır. İnsanımızın insancıl olduğu ve her insana karşı sevgi ve saygısı eksik etmediğini, hiç tereddüt etmeden sergilediğini ve ne kadar çok olduğunu özellikle çocuklara karşı gösterdiği ana baba sevgi ve saygılarını dile getirerek vurgulamaktadır. Çocuk konu edildiği zaman Türk insanında ne malda ne mülkte gözü olmadığını söylüyor, çocukların en büyük değeri ve yeri olduğunu padişah örneğiyle anlatmaktadır. Bir padişahın çocuk için bütün varlığını ve mülkünü dünyaya hediye edebileceğini çeşitli tarihi ve hikâyeci örneklerle göz önüne sergilemektedir Bunların davranışlarını Türk masallarında göstermektedir.
Her Türkün gönlünde özel bir yeri olan yavru vatan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine yazarımız edebi yönden yani, kendi alanından hizmet eden kişilerin başında sayılabilir. Kıbrıs Türk Edebiyatını Makedonya’ya taşıdı, Makedonlara tanıttı ve Makedonya kamu oyununa sergiledi Kültür, sanat ve edebiyat erbabı olan Kıbrıslı yazar İsmail Boskurt Beyin Mangal romanını Makedonca çevirerek Kıbrıs edebiyatını Makedon edebiyatıyla yüzleştirdi. Diğer taraftan da Makedon şairi Razme Kumbaroski’nin de şiir kitabını Türkçeye çevirerek ve Kıbrıs’ta basarak Makedon edebiyatını Kuzey Kıbrıs Türk kamuoyunun tanıtmış oldu.
Esat Bayram son zamanlarda Makedon gazetelerinde ve Makedonca yazdığı eserlerinde Makedon diline de büyük katkısı olan bir kişidir. Oluşmakta ve gelişmekte olan Makedon diline de yeni kelimeler, kavrarlar ve dil kalıpları oluşturmaktadır. Bunu çok iyi ana dili Türkçe gibi konuştuğu Makedon dilindeki kelime ve terimlerinin zengin dağarcığımdan ve engin Türk dilinin zenginliği sayesinde yaparak Makedon dilini zenginleştiren aydın bir kişi sayılabilir. Özellikle Makedon diline Türk kelimeler ve kavramlarını sokmakla Türk kültürünü Makedon diline taşımaktadır. Bugün Makedon dilinde çok Türkçe kelimenin rastlanması tesadüfi değildir. Bunların sebebi yazarımız gibi kişilerin yaptığı dil alanındaki katkıları ve faaliyetleridir.
Türk kültürü ve medeniyetinin en önemli ayrıntı ve özelliklerinden biri ister tarihte ister bugün dili, edebiyatı ve şiiri seven kültür ve sanat aşığı ve bu alanda eser bırakan kişiler tarafından yönetilmesidir. Bizim sayıda sultanımız, hakanımız, diplomatımız ve paşamız şair iken çağdaş dönemimizde de sayısı az olmayan başbakanımız, diplomatımız paşamız olan yöneticilerimiz ve devlet adamımız vardır. Başta Yahya Kemal bir diplomattı, Kıbrıs’ın fatihi Bülent Ecevit şiir kitabı olan başbakandı, şu andaki başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da şiir kaseti vardır, bilindiği gibi.
İşte Esat Bayram Başbakanımız Bülent Ecevit’in kitabını Makedonca ’ya tercüme ederek Türk milletinin özel ve kendine mahsus özelliğini Makedon kamuoyunun tanıtmıştır. Türk milletini yöneten kişilerin birer şair, sanat ve kültür adamı olduğunu ortaya koymuştur.
Rahatlıkla şunu söyleyebiliriz, Esat Bayram Makedonya Türk kültürünün yaşayan efsanesi, mihenk taşı ve vazgeçilemeyen sütunudur.
Prof. Dr. Numan Aruç
MANU-Makedonya Bilimler ve Sanatlar Akademisi
- Bu haber 15-11-2017 tarihinde yayınlanmıştır.