Dünya çapında bugün, 21 Şubat Uluslararası Anadil Günü kutlanıyor. Uluslararası Anadil Günü UNESCO tarafından 1999 yılında alınan bir kararla 21 Şubat günü, “Uluslararası Anadil Günü” olarak kabul edilmiş ve ilk kez 2000 yılında, dünya çapında kültürel çeşitliliği ve çok dilliliği desteklemek amacıyla “Dünya Anadil Günü” kutlanmaya başlamıştır.

21 Şubat Uluslararası Anadil Günü münasebetiyle Bulgaristan-Filibe Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi Başkanı Bedriye Tarmazova açıklamalarda bulundu. 21 Şubat Uluslararası Anadil Günü’nü kutlayan Bedriye Tarmazova, şunları ifade etti:

Anadil Milletin Karakterinin En İyi Yansımasıdır
“Bir dil, sadece binlerce sözcükten oluşan bir küme değil, bir milletin tarihinin ve karakterinin en önemli yansımasıdır. Dil; karakterdir, kültürdür, tarihtir. Çok dillilik nasıl milletlerarası iletişimi güçlendiriyor ise ana dili, milleti içten güçlendiren en önemli unsurdur. Ana dilinin önemi, şanlı tarihi boyunca 16 devlet kurmuş ve bu devletler dağılsa, çökse ve başka devletlere dönüşse dahi millet bilincini kaybetmemiş asil Türk milleti düşünülünce daha da iyi kavranabilir.

Şamanizmden sonra İslam dinini kabul eden, tarih boyunca devlet sınırları çokça değişim gösteren Türklerin, tek değişmeyen ve millet bilincini sağlam bir şekilde muhafaza eden unsuru dilimizdir. Günümüzde de asil milletimizin üzerine oynanan türlü oyunlarda milletçe en güvenli sığınağımız önce yüce Allah, sonra da ana sütü gibi tatlı, anamızın ak sütü gibi helal dilimizdir.

Yukarıda belirttiğim gibi, anadil milletin karakterinin en iyi yansımasıdır ve şunu belirtmek isterim ki ben, Türkçe’de olduğu kadar çok şeref, namus, onur, haysiyet gibi kelimeler olan başka bir dil bilmiyorum! Türkçede “vatan”, “bayrak”, “ata” kelimesi denildiğinde kalpte duyulan sızıyı başka hangi dilde bu kelime uyandırır, onu da bilmiyorum. Demem o ki, damarlarımızda akan kanın asaleti ana dilimize de yansımıştır. Kanımız kadar bizim, kanımız kadar kalbimizdedir. Can damarlarımızın kesilmeye çalışıldığı bu günlerde, bırakalım da ana dilimiz bir nehir bir çağlasın.”