Yunus Emre Enstitüsü ile Kapalı Çarşı’nın en saygın ustalarının katkılarıyla geleceğin mücevher sanatçılarını yetiştirmek amacıyla geliştirilen ‘Ustadan Çırağa - Anadolu Taş İşlemeciliği ve Mücevher Üretim Eğitim Programı’nın bugün Üsküp’te açılışı yapıldı.

Üsküp Yunus Emre Enstitüsü’nde gerçekleştirilen açılış programına T.C. Üsküp Büyükelçisi Fatih Ulusoy, YTB Balkan Sorumlusu Muhammed Eser, TMBH Genel Başkanı Erdoğan Saraç, MATÜSİTEB Başkanı Tahsin İbrahim ve çok sayıda davetli katldı.

‘Türkçe altın bir bileziktir’

Üsküp Yunus Emre Enstitüsü Koordinatörü Arif Konak, yaptığı selamlama konuşmasında Türkçenin bir medeniyet dili olduğunu ifade ederek, “Türkçe, ortak hafızamız ve namusumuzdur” ifadelerini kullandı.

Konak konuşmasının devamında “Yunus Emre Enstitümüze yüklenen önemli bir misyon da Türk kültürünün tanıtılması noktasında kültür ve sanat faaliyetlerinin icrasını gerçekleştirmektir. Bu noktadan hareketle sadece etkinlik düzeyinde kalmayacak aynı zamanda meslek edindirecek birçok eğitimimiz de bulunmaktadır.” sözlerini sarf etti.

Konak ayrıca "Enstitümüz koordinesinde 'Ustadan Çırağa - Anadolu Taş İşlemeciliği ve Mücevher Üretimi Eğitim Programı’ adı altında olan bu eğitimlerimize katılan öğrencilerimiz, kursiyerlerimiz kurs sonunda kollarında altın bir bilezik ile bu kurstan çıkmış olacaklar ve çıraktan ustaya dönüşeceklerdir. Ve Bizler diyoruz ki Türkçe altın bir bileziktir.” diye konuştu.

‘Ustadan Çırağa Anadolu Taş İşletmeciliği ve Mücevher Üretim Eğitim Programı’ mimarlarından Levent Demir, yaptığı konuşmada bu projeyi Makedonya’da hayata geçirdiği için Üsküp Yunus Emre Enstitüsüne teşekkürlerini iletti.

‘Bu program gençlerimiz için parlak bir gelecek sağlayabilmeyi amaçlamaktadır’

T.C. Üsküp Büyükelçisi Fatih Ulusoy, değerli taşlar ve mücevherler dünyasının sadece mesleki bir uğraş olmadığını, aynı zamanda bir Anadolu mirası ve geleneği olduğunu kaydetti.

Büyükelçi Ulusoy konuşmasının devamında “Bu program kadim zanaatımızı muhafaza etme ve yeni nesillere aktarmanın da ötesinde gençlerimiz için parlak bir gelecek sağlayabilmeyi de amaçlamaktadır.” ifadelerini kullandı.

Ulusoy, “Sadekarlık, mıhlayıcılık gibi ince işçilik gerektiren alanlarda tecrübe edineceğiniz bu programda Makedonya’da becerilerine ihtiyaç duyulan mahir sanatkarlar olarak yetişeceksiniz. Sahip olduğunuz bu altın bilezikle geleceğinizi başka ülkelerde aramak yerine Makedonya’da kurabilecek ve bu ülkenin ekonomisine katma değer sağlayabileceksiniz.” dedi.

‘Amaç kursiyerlerin mücevher satışlarında başarılı olmasını sağlamak’

Program hakkında bilgi veren eğitmen Kaan Kayrak, “Eğitim 5 gün sürecek. Ürün bilgisi, doğru satış danışmanlığının nasıl yapılması gerektiği, stok yönetiminin nasıl yapılması gerektiği hakkında bilgi vereceğim. Amaç kursiyerlerlerin giriş seviyesinde mağazacılık bilgisine sahip olması ve bütün dünyada gerek online gerekse fiziki olarak yapılabilecek mücevher satışlarında başarılı olmasını sağlamak.” dedi.

‘Üsküp’te bu eğitimi vermekten gurur duyuyorum’

Program eğitmenlerinden Feyza Ketenci Kayrak ise konuşmasında “Programda pırlanta ve değerli taşlar eğitimi veriyorum. Eğitim yaklaşık 2 hafta sürüyor. Gerçekten Yunus Emre Enstitüsü bu programı başlatması beni çok heyecanlandırdı. 20 yıl önce bu işe gönül verdiğimde Türkiye’de bu eğitimi almak istediğimde eğitim yoktu. Ben yurtdışında bu eğitimi aldım, birkaç enstitüden. Dolayısıyla şu anda Türkiye’de ve Üsküp’te bu eğitimi vermekten gurur duyuyorum.” ifadelerini kullandı.