Üsküp Yunus Emre Enstitüsü tarafından 3 Kasım 2015 tarihinde, Makedonya Ordu Evi’nde “Nasreddin Hoca ve İtar (Kurnaz) Peyo” adlı tiyatro temsili sunuldu. İlgili temsilde sahne dekorasyonunu genç ve yetenekli sanatçı Coşkun Ali hazırladı. Beyaz çarşaf üzerinde büyük boyutta yağlı boya ile hazırladığı eski çarşı motifli çizimi, yetenekli genç sanatçının duyarlığı ile mekân perspektifi algılama yetisinin derinlemesine pekişen, göze hoş bir tablo olarak katılımcıların beğenisini kazandı, hayranlıkla karşılandı.

Coşkun Ali küçük yaştan beri resim çiziyor. Çizmiş olduğu resimlerinde kullandığı farklı tarzı ile duygularını ve izlenimlerini somut çizgilerle, rahatlıkla aktarabiliyor. “Lazar Liçenovski” Devlet Orta Sanat Okulu Grafik Tasarımı bölümünden nesil birincisi olarak mezun oldu. Yüksek öğrenimi “Aziz Kiril ve Metodiy” Devlet Üniversitesi, Filoloji Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde üçüncü sınıf öğrencisi. Coşkun, eliyle kalem kâğıt tuttuğu andan itibaren aktif olarak sürekli resim çiziyor, çizdikleriyle gelecek vadediyor. Resim sanatları fakültesinde eğitimini devam etmemesine rağmen, boş zamanlarında resim çizmeyi hiç ihmal etmiyor. “Benim için resim çizmek, ekmek, su kadar önemli bir ihtiyaçtır” diyor, Coşkun.

Sanatçımızla yapmış olduğumuz konuşmamızda, sanatına dair bakış açısını ve diğer merak ettiklerimizi sorduk, kendisi sorularımızı samimiyetle cevapladı.    

 

Sizde resim yapma arzusunu kışkırtan, resim yapmaya yönlendiren, teşvik eden etkenler nelerdir?

Şöyle ifade edebilirim. Çocukken gökyüzüne baktığımda bulutların oluşturduğu değişik figürler ilgimi çekiyordu. Gökyüzünde gördüklerimi kâğıda çizdiğimi hatırlıyorum. Bunu yaparken kendimde kelimelerle tarif edemeyeceğim farklı bir heyecan, coşku ve mutluluk duygusu tuhaf hissederdim. Önemli olan o duyguları hala hisseder olmamdır. Herhalde doğuştandır, çünkü ben genlerin gücüne inanıyorum. Hani derler ya “akacak kan damarda durmaz”, yeteneğiniz varsa mutlaka ortaya bir şekilde çıkıyor.

 

Güzel Sanatlar Akademisi’nde Resim eğitimi yerine neden Türkoloji’yi seçtiniz? 

Beni tanıyan herkes bilinçli bir seçim olmamış diyor. Yetiştiğim coğrafyada ve kültürde resim maalesef pek ciddiye alınacak bir uğraşı olmadığının farkına vardım. Ailemin yönlendirmesiyle Türkoloji’yi seçtim. Nitekim Edebiyat da bir sanattır, neden olmasın. Sanat yeteneğimi yüce rabbimin bana bağışlamış olduğu en güzel hediye olarak algılıyorum. Grafik tasarımı mezunuyum. Strip sanatı çok fazla ilgimi çekiyor bu yüzden bir şekilde çizimlerimde bilim kurgu romanlarındaki ünlü karakterlere önceliklidir. Mezun olduktan ekmeğimi kazanacağım meslek ne olursa olsun, hobi olarak sanata devam edeceğim. Hayalimde ressamlık yolunda ilerlemeyi ve çalışmalarımı kendi atölyemde sürdürmeyi düşünüyorum. Ressamlar kendi atölyesine sahip olunca, hem özgürlük hem de özgünlük adına resim çizmesi için gerekli koşullara sahip olması sanatçı ruhunu çok besliyor.

 

Son çalışmanız hakkında biraz bilgi verir misiniz?

Öncelikle Üsküp Yunus Emre Enstitüsü Türk Kültür Merkezi Müdürü Yard. Doç. Dr. Mehmet Samsakçı Bey’e bana güvendikleri için ve böyle bir fırsat verdiklerinden dolayı teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Farklı bir çalışma oldu, benim için yeni bir tecrübe. Hem mekâna ait hem ilgili konuyla alakalı otantik bir mekân görünümü kazandıran bir çalışma söz konusu. Benzeri amaçlara uygun farklı etkinliklerde de değişik bir mekâna taşınabilecek bir iş çıkartmam çalışma azmimi daha da artırdı. İzleyiciler tarafından beğenilir olması da beni çok mutlu etti. İnsan, mekân, obje, nesne bağlantısını farklı bir bakış açısından göstermeye çalıştım. Boyutları büyük olduğu için hakikatten çok emek harcadım. Çizimlerimi bölüm bölüm hazırladım, dolayısıyla bütünlüğü sağlamak için epeyce zorlandım.

Malumunuz, şu ana kadar doğanın, insanın ve nesnel araçların resmedilme hali milyonlarca çerçeve içine alınmıştır. Yeniyi üretmek adına; mekân, çizgi, biçim, perspektif, açı sınırlamasına gidilmeden kendi hayal gücümü ve önsezilerimi zorlayarak ortaya çıkarmış olduğum bu çalışmam benim için çok faydalı bir tecrübe oldu. Bana göre, resim yalnızca estetik haz vermek işlevinde değil aynı zamanda kafamda, gönlümün derinliklerinde hissettiklerimi kâğıda dökebilme biçimidir.  

Konuşmamızın sonunda Makedonya Türkleri’nin ses bayrağı, özgün ve saygın “Yeni Balkan” Gazetesinde bana söyleşi imkânı verdiğiniz için çok teşekkür ederim.