Makedonyalı Türk öğrencileri, azimleri ve istekleri doğrultusunda her zaman zoru başarıyor. Kendi anadillerinin yanında üniversitelerde Makedonca eğitim gören öğrenciler, her ne kadar dil açısından zorluk yaşasalar da, sonunda tüm bu zorluklarla mücadele etmemiş gibi üniversitelerden başarıyla mezun oluyorlar. Üniversite eğitiminin ilk yıllarında bu zorlukla mücadele eden öğrencilerden Necmetin Asan, bu zorluğun üstesinden geldiğini ve bu yıl mezun olduğunu söylüyor.

Necmetin Asan, Merkez Jupa belediyesine bağlı Novak köyünde ikamet ediyor. Üsküp’teki Hukuk Fakültesi üçüncü sınıf öğrencisi olan Necmetin Asan, bu yıl hukuk bölümünden mezun oluyor.

“Hukuk bölümüne devam etmek istemem, küçüklükten beri hayal ettiğim bir meslek olmasıydı” diyen Necmetin, “Ben her zaman hayallerimin peşinden koşmayı severim ama ailemin ve yakınlarımın da desteğini görünce bu yönde tamamen kararım kesinleşti. Hukuk bölümünü seçmemin birçok sebebi vardı. İlk önce yaşadığım yerde hukuk bölümünden mezun olanların sayısının çok az olması idi. Zor bir bölüm olması bakımından gençler tarafından pek tercih edilmemeyişi beni çok düşündürüyordu. Herkesin o bölüme karşı kafasında sanki bir bariyer oluşmuş gibiydi. Bu da beni daha da hırslandırdı çünkü karakter olarak zoru sevenlerdenim. Diğer bir sebep ise, hem kendimi daha fazla geliştirmek hem de Merkez Jupa’daki Türk toplumuna yararlı bir birey olmak, gelecek nesillere bir çeşit yol açmak, insanların kafasındaki bariyeri kırmaktı” diye ifade etti.

Makedonca dilinde eğitim görmek başta beni zorlayan faktörlerdendi
Üniversite eğitimi esnasında bazı zorluklar yaşadığını belirtti Necmetin. “Makedonyalı her Türk öğrencinin yaşadığı gibi ben de üniversite hayatımda kimi zorluklar yaşadım. İlkokul ve liselerdeki Türkçe eğitimdeki sorunlar ister istemez üniversiteye de yansıdı. Arkadaşlarla rekabete girmek için onların çalıştıkları sürenin iki katını çalışmak zorundaydım. Onların önceden bazı dersleri bilmeleri, benim ise kimi derslere yabancı oluşum yaşadığım zorlukların arasındaydı. Anadilim Türkçe olduğu için Makedonca dilinde eğitim görmek beni zorlayan diğer faktörlerdendi. Ama zorluklar yanında tabii ki güzel olan şeyler de vardı. Yeni insanlar tanımak, yeni şeyler öğrenmek, en önemlisi de çabalayınca bir şeylerin olabileceğini görmek çok güzeldi” dedi. 

Okuduğum bölüm bana çok şey öğretti
Başka bir şehirde okumanın avantajlarından söz eden Necmetin Asan, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Yaşadığım yerden ayrılıp farklı yerde yaşamaya başlamak benim için çok zor olmadı. Bulunduğum ortamdaki yaşam tarzına kolayca ayak uydurabiliyorum. Fakat başlangıçta her öğrenci gibi ben de bazı zorluklarla mücadele etmek zorunda kaldım. Başka şehirde okumakla yeni yeni insanlar tanımak, yüksek seviyede eğitim almak, kendimi daha fazla geliştirme fırsatı gibi avantajlar elde ettim.  

Bu bölümde okumak ise; ilk önce kendimi savunmak, hakkımı aramak, ondan sonra da başkasının hakkını yememeyi öğretti bana. Devletin bütün kurumlarının kanun çerçevesi içerisinde yönetildiğini, bütün insanların milliyet, din, ırk, renk ayrımı yapmaksızın eşit olduklarını, insana insan olduğu için değer verilmesi gerektiğini, ufkumun daha fazla açılmasına, daha çağdaş düşünmeme, hedeflerimi daha da yükseltmek gibi sayamadığım birçok şey için yararlı oldu” sözlerini beyan etti.

Her yeni gün, yeni bir hedef olmalı hayatta
İstediği hedeflere ulaştığını belirten Necmetin, “Şu anda hissettiğim, tam da istediğim hedefe gelmek ve çıtayı tekrar yeni bir hedefe koymaktır çünkü o duyguyu çok yaşamaya kalkarsak önümüzdeki diğer hedefleri kaçırabiliriz. Her yeni gün, yeni bir hedef olmalı hayatta.

Bundan sonraki hayatımda, üniversiteyi tamamlayıp yüksek lisans yapmak, daha da ilerleme gibi planlarım var. İş hayatımda ise benim için ve halkıma nerede yararlı olabilirsem orada bulunmayı tercih ederim.

Bütün Türkler inansın, biz gerçekten burada bir şeyler başarabiliriz ancak bu birlik ve beraberlikle olur. O yüzden birbirimize sahip çıkmamız, hedeflerimizi en yükseğe koymamız lazım, inanın başarabiliriz” dedi.