Dr. Bahar Rabia Ali: “İşimi olabildiğince en güzel şekilde yapmak istiyorum”
Dünyanın en saygın mesleklerinden biri şüphesiz ki doktorluk mesleğidir. Hayat kurtarmak ve insanları sağlığına kavuşturmak, kendisine bağlı güçlü bir ahlak anlayışı olan ve profesyonellere büyük memnuniyet sağlayan bir iştir.
Çoğu kişi bu mesleği, çocukluk hayali olarak insanlara yardım etmek adına tercih ediyorlar. Bu mesleğe karşı duydukları saygı ve sevgi sayesinde de alanlarında başarılı olup, hastalarının sağlığı için canla, başla çalışıyorlar.
Bu saygın mesleğe sahip olan ve genç bir doktor olan Bahar Rabia Ali, bu mesleğe nasıl gönül verdiğini bizlere anlattı.
“İnsanların minik kalbine dokunmak muhteşem bir duygu”
Kendini tanıtarak söze başlayan doktor Bahar Rabia Ali, “Ben Bahar Rabia Ali. 31 yaşındayım, Resne’de doğdum ve orada yaşamaktayım. Ailemin ilk kızıyım. Resne kenti küçük olmasına rağmen apayrı doğal bir güzelliği var. Doğadan gelen güzellikler, huzur, tamizlik ve sâkinlik. Aileme bağlı bir insanım, her şeyden önce annem, babam, birtanem kardeşim ve ailemize yeni katılan güzel gelinimiz gelir. Ailemin sevgisi, sıcaklığı, ilgisi, emeği, bana verdiği değeri, fedakârlıkları ve daha bir sürü sözlerimin kifayetsiz kaldığı durumlar, tabii ki Rabbimin bana bahşettiği sağlığımdan sonra en büyük zenginliğim ve şükür sebebim” diye ifade etti.
Doktorluk mesleğine karşı sevgisinin nereden geldiğini sorduğumuzda, şu yanıtı verdi: “Beyaz önlük, bembeyaz umut yolu. Temizlik, iyilik, masumiyet, yardım edebilmek, merhamet, insanların minik kalbine dokunmak, tebessüm sebebi olmak muhteşem bir duygu. Rahmetli anneannem hastalanınca doktor teyzemin ona ilaç verip durumunun düzelmesi benim için büyüleyiciydi. Küçük yaşlarımda şahit olduğum buna benzer durumlar zamanla doktorluk mesleğine olan aşkımı ilmek ilmek işledi ve hâlen büyümekte, hâlen bu sevgiyi her zerremde hissediyorum.”
“Kendi topraklarıma dönüp bu muazzam yerde mesleğimi icra etmek hayallerimden biriydi”
Doktor olarak ilk iş deneyimine Üsküp’te başladığını söyleyen doktor Bahar Rabia Ali, “Doktor olarak ilk iş deneyimim Üsküp’te özel bir hastanede, aile hekimi olarak başladı. Aynı zamanda Üsküp’teki acil servis-ilkyardım bölümü Bukureşt’te ödemeli stajımı gerçekleştirdim. Birbirinden farklı patolojik durumlara şahit oldum, o anlamda mesleğin yüceliği konuşturuyor kendisini ve yıllar yılı kütüphanede verdiğim emek, yaptığım pratiklerin hakkını yaşayarak vermek içten içe sevindiriyor insanı.
Yeni iş yerim Prespa’nın Oteşevo gölüne yakın bulunan rehabilitasyon merkezi ve uzmanlaştırılmış bir hastane. Kendi topraklarıma dönüp, burada görev almak ve bu muazzam yerde mesleğimi icra etmek hayallerimden biriydi. Özellikle kronik akciğer hastaları için burası tam bir nefes, tam bir yeniden doğuş. Bu bölgede bulunan bazı ağaç tiplerinin ayrı önem taşıyor ve tam bir filtre gibi insanların ciğerlerini temizleyip şifalandırıyor. Ülkemizin dört bir yanından hastalar devamlılıkla burada kalıp rehabilite oluyorlar. Buradan mutlu ve memnun ayrılmaları, doğanın yanı sıra iş personelinin etkisi çok önemli. İşini vaktinde yapan, güleryüzlü, anlayışlı, büyük titizlik gösteren ve çok yardımsever bir grup insan burada çalışıyor” dedi.
“Gerekli olan her yerde mesleğimi icra etmek boynumun borcu”
Doğup büyüdüğü şehirden başka bir yerde çalışmayı düşünüp düşünmediğini sorduğumuzda ise, “Burada olmak hayalimdi, bir önceki soruya verdiğim cevapta belirttiğim gibi, genelde insanlar çalışmak için küçük kentleri tercih etmedikleri için, sağlık sektörünün genelinde zor bir durum söz konusu. Yurdum insanı doktorsuz, ilaçsız, tedavisiz kalıyor. Ülkemizin bu konuyla ilgili belli bir duruşu yok maalesef ve gençler çareyi yurtdışına gitmekte buluyor, onların gidişi beni üzüyor. Tüm olumsuzluklara rağmen benim umutlu bir tutumum var, mesela çalıştığım yer her ne kadar eski ve bakımsız olsa da, en kısa zamanda restore edilme ihtimali bile heyecanlandırıyor.
Başka bir yerde çalışır mıyım demişsiniz, tabii ki evet. Öncelikle kaderci bir insanım ve nasibe çok inanırım. Bu yüzden en önemli nokta her zaman ve her yerde ben doktorum, gerekli olan her yerde mesleğimi icra etmek boynumun borcu. Ne eksik ne de fazla.” diyerek konuşmasının devamında şunlara yer verdi: “Mesleğimin zorlukları sadece iş aletlerinin eksik olması veya yeterli olmaması, işini en iyi şekilde yapmak isterken yetersiz imkânlar olması. Faydalarını anlatınca emin olun eksik anlatabilirim, çünkü her insan illa ki hayatında bir kere doktora gitmiştir ve sağlığına kavuşunca ya da bazı ağır durumun stabilleşmesi veya herhangi bir patolojik durumun komple durdurulması veya yavaşlaması gerçekleşirse hem hasta hem doktor için rahat bir nefestir.”
“Bu bilim dalını daha derin araştırmak istiyorum”
Gelecekle ilgili planlarının olduğundan bahseden doktor Bahar Rabia Ali, “Bundan sonra iple çektiğim uzmanlık günleri bende heyecan ve merak yaratıyor. Bu bilim dalını daha derin araştırıp, anlamak, insan mucizesinin yaratılışının, ona iyi gelen, gelişimine yardımcı olan, ruhuna ve bedenine ilaç olan doğa ve güzellikleri en küçük canlı birimine kadar yani hücre yapısına kadar okumak o gözle göremediğim ama bize zarar veren ya da şifa olanları öğrenmek, bilgiyi tazelemek.Tereddütsüz işimi olabildiğince en güzel şekilde yapmak isterim” diyor ve gençlere şu tavsiyelerde bulunuyor: “Gençler okuyun, okuyun, okuyun ve gelişin. Kendinizi geliştirin, etrafınızı geliştirme yolları bulun, pasif, boş bir hayat sürdürmeyin, size verilen bütün imkânları kullanarak daha olgun, farkındalığı yüksek, bilinçli bir birey olarak hayatınıza devam edin. Zamanınızın kıymetini bilin. Vazgeçmeyin, gerçekten kalpten istediğinizden vazgeçmeyin, hayatta kalmak, başarmak kolay değil, gerçek anlamda emek harcamak lazım. Kandinizi hiç kimseyle kıyaslamayın çünkü herkes farklı bir birey, zorlukları, kolaylıkları, yürüdüğü yol bambaşka, o yüzden herkes kendine özel. İnsana ve sisteme saygı duymak lazım.
Son olarak bütün okurları saygıyla selamlıyorum. Umut ediyorum, hayatımızda sağlığın, saygının, emeğin, insani değerlerin gerçekten hissederek yaşanılacağı biz zaman dönemi bizi bekler. Gençlerimize güzel örnek olalım ve onlara temiz, düzenli ve güzel bir yaşam alanı sunalım.
Emanetlerimize iyi bakalım.”
- Bu haber 23-08-2023 tarihinde yayınlanmıştır.