Memleketimizin verimli toprakları kadar, her yönden verimli insanları da mevcut desek hiç abartmış olmayız. Bu toprakların her karışında, hayat şartları ne kadar zor olursa olsun, insanımızı geleceğe daha hazır hale getirdiğini her fırsatta görüyor ve dile getiriyoruz.

Bu hafta sizlere, ailesinden emanet aldığı müzik aşkını yüreğinde taşıyıp, ideallerinin peşinden gitmeye çaba gösteren bir müzisyenimizin hikâyesini yazmaya gayret edeceğiz.

Denis Şavlev 19 Mart 1989 yılında Ustrumca'da doğdu. İlkokul eğitimini ailesiyle birlikte yaşadığı Vasilevo Belediyesine bağlı Angelci köyünde tamamladı. Daha bu dönemler dedesi ve babasının vesilesiyle kulağı müziğe aşina olmaya başladı. Böylece küçücük yüreği klarnet çalma hevesine kapıldı. Babasının öncülüğünde adım adım klarnete bağlandı. Bu anlamlı uğraşının yanında eğitimini de aralıksız devam ettirmekteydi. İlkokulu eğitiminden sonra orta eğitimini Ustrumca “Jane Sandanski” lisesinde tamamladı.

Yaşı ilerledikçe hem eğitimini hem de babasıyla müzik becerisini artırıyordu. Kalbinin en derin yerine klarnetini yerleştirmişti. Ailesinin bu mukaddes emanetini, iyiden iyiye hayatının her safhasına ekliyordu. Okul tatillerinde babasıyla daha çok zaman geçiriyor, onunla beraber organizasyonlara katılıyor, klarnetteki becerisiyle yaşadığı bölge halkının sevgisini kazanıyordu.

Lise eğitiminin ardından ailesinin de desteğiyle üniversite eğitimi almaya karar verir. Bu sefer yolu Üsküp’e kadar uzandı. Burada “Kliment Ohridski” Pedagoji Fakültesinde kaydını yaptırdı. Ailesinden çok uzakta bu eğitim sürecini de 2011 yılında başarıyla sonuçlandırdı. Mezun olduğu yılda eğitim gördüğü ilkokulda öğretmen görevine başladı. Eğitim almaya gittiği köyünden, bu sefer bir eğitmen olarak geri dönü.

Hayatı evlilikle daha da güzelleşti ve çocuklarıyla daha zevkli bir hale geldi. Devamında Denis Şavlev bizlere “müzikle tanışmam aslında çok erken yaşlarda oldu. Daha çocukluk yıllarımdan beri notalar benim hayat rehberim, pusulam oldu. Zaten ailem müzikle çok uzun süredir uğraşmaktaydı. Müzik bizim evin içine rahmetli Demir dedemle girmiş ve uzun yıllar bizi büyülemiştir. Dedem bir klarnet sanatçısıydı ve Velevüs köyündeki kardeşleriyle birlikte gençlik yıllarında grup kurmuşlar, müzik yetenekleriyle büyük ilgi görmüşlerdir.

Dedem de babamı bu yolda yetiştirdi. Babam da dedemin şöhretini daha ileriyle taşımayı başardı. Ben de babamın izinden gitmeye karar verdim. Müzikle daha çok uğraşmaya başladım ve öğretmenlik görevimden ayrıldım. Bu karar hayatımın dönüm noktasıydı. Böylelikle müziğe daha çok zaman ayırabilirdim.

Benim hayat idolüm babamdı. Ben onunla klarnet çalmaya başladım. Daha sonra saksafon çalmayı da öğrendim. Elbette ki herhangi bir enstrüman çalmak için müzik okullarında eğitimi gerekli. Ben bu hususta şanslıydım. Benim müzik okulum evim, müzik öğretmenim babamdı.

Onunla daha küçük yaşımda festivallere katılmaya başladım. Rosa Fest, Valandova Fest, Niza Fest, Yılın Meşhur Folk Gruplarına da katılarak Makedonya’da ün yapmış müzik sanatçılarıyla çalışma fırsatını yakaladım. Böylelikle müzikte yeni yeni tecrübeler elde ettim.

Türk, Makedon, Sırp, Bulgar, Arnavut ve Roman müzik dallarındaki eserlerde müzik yeteneğimi sergilemeye gayret ettim. 2015 yılında Makedonya Kültür Bakanlığının desteğiyle Avustralya’da düzenlenen yardımlaşma konserlerine katıldım. Türkiye’de bulunan, Rumeliden göç etmiş şarkıcılar ve sanatçılarla iş birliği yaptım. Onların albümlerinde, konserlerinde ve de kimi Rumeli düğünlerinde de yer aldım.

Şuanda Balkanların en ünlü ve yetenekli gruplarından Energy Band'le altı yıla aşkın müzik yapıyoruz. Avrupa’nın birçok bölgesinde konserlere ve düğünlere katıldık.

Son dönemlerde yaşadığımız Covid-19 salgını yüzünden aksamalarımız oldu. Fakat genel olarak konserlerimizde yer alan hayran kitlelerin sevgi ve ilgisiyle gittiğimiz her yerde karşılaştık. Ve ben yaptığım müzikle ve buna gösterilen ilgiden her zaman memnun kaldım. Belki de bu ilgi, ailemin müzik mirasını ileriye taşımama büyük vesile oldu. Çocuklarım benin yolumdan gider mi bilemem ama onları da müzikle büyütmeye çalışıyorum.”

                                                                                                                   Yaser H.