“Kadınlar, Sivil Toplum Kuruluşlarının Temel Taşlarıdır”
Çeşitli ülkelerde Türk kadınları yaptıkları çalışmalarıyla seslerini duyururken, bu hafta Belçika’daki Türk kadınlarının faaliyetleri konusuna değindik. Belçika’da kadınların her alanda faaliyet gösterdiklerini belirten Hacer Düzgün, kadınların, sivil toplum kuruluşlarının temel taşlarıdır diyor. Kendisiyle bu konu hakkında konuşma fırsatı yakalarken, Belçika’daki Türk kadınlarının her alanda faaliyet gösterdiklerini anlattı.
Okuyucularımıza kendinizi tanıtır mısınız?
“Ben Hacer Düzgün, orta okul ve liseyi Belçika’da bitirip, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden 2000 yılında mezun oldum. Belçika’da lisede yaklaşık olarak 14 yıldır Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeniyim. Diğer Avrupa ülkelerinden farklı olarak Belçika islam dinini resmen tanımış ve kendi devlet okullarında haftada 2 ders saati olmak üzere seçmeli ders olarak islam dinini öğrencilere sunmakta. Ben de, farklı milletlerden olup fakat Müslüman olan öğrencilere bu okullarda ders veriyorum.
Kariyerim boyunca öğretmenliğin yanı sıra farklı faaliyetlerde de bulundum. Bunlardan birkaç örnek sunmak gerekirse; Örneğin, 2005-2008 yılı arası Belçika Müslüman Temsil Kurulunda Başkan yardımcılığı yaptım. Görevim esnasında Belçika’daki camilerin resmen tanınıp devletten ödenek alma projesini gerçekleştirdik. Bunun yanı sıra hapishanedeki mahkûmlara din görevlileri tayin ettik. Din eğitimi alanında yeni projeler gerçekleştirdik. Müfettişlerin tayini, yeni ders materyalleri, kitaplar, vs.
2 yıl Eğitim Fakültesinde hocalık yaptım. Diğer dinlerle birlikte birçok dinler arası diyalog platformlarında yer aldım. İslami tanıtıcı konferanslar verdim. Maasmechelen camimizde hafta sonları ders vermekteyim, genç hanımlarla akşam sohbetlerimiz de var.
17 yıldır evliyim ve baldan tatlı 2 yaşında, Ayşenaz adında bir kızım var.”
Belçika'daki Türk kadınlarının faaliyetlerini anlatır mısınız?
“Belçika’daki hanımlarımız ya camiler çatısı altında ya da özel dernekler olarak faaliyet göstermekte. Camiler, kendi bütçelerini cemaat aracılığı ile karşılarken, dernekler devletten cüzi olarak ödenek almakta fakat, birçok gelir kaynağını kendileri temin etmek durumunda.
Hanımlarımız farklı branşlarda faaliyet göstermekte. Geneli yardım amaçlı, eğitim amaçlı ve hanımlarla faydalı vakit geçirmek amaçlı faaliyet göstermekte.
Eğitim derken, sağlıktan tutun, çocuk eğitimi, dini eğitim, konferanslar, vs içerir.
Yardım faaliyetleri genelde, sıkıntıda olan Müslüman devletlere yardım ve bağış anlamında. Örnek vermek gerekirse; Afrika’da bir köye kuyu ve su yardımı, Gazze’ye, Suriye’ye ve diğer mağdur ülkelere insani yardım. Türkiye’deki özürlü insanlara tekerlekli sandalye, hanımlara kültürel gezi ve seyahatler de organize edilmekte. Mesela, bizim camimizde hanımlara özel bilgisayar dersi, ilk yardım dersleri ve yabancı dil dersleri sunulmakta.
Faaliyetlerimizin %99’u Türkler’den oluşuyor. Sebebi ise dil sorunu. Herkes buranın dilini konuşmadığı için genelde Türkçe dili kullanılıyor. Kültürel olarak da ortak paydalar, hanımlarımızı birbirine yaklaştırıyor.
Yabancı hanımlarla senede birkaç kere dinlerarası diyalog programı, kadınlar eğlencesi ve kültürel tanıtım programları yapılır. Fakat, faaliyetlerin çoğu Türk hanımları ile.”
Etkinliklerin düzenlenme amacı nedir, kadınlara ne gibi faydası oluyor?
“Ev hanımı olan hanımlarımız vakitlerini kaliteli bir şekilde değerlendiriyor. Çalışan hanımlarımız bu faaliyetler sayesinde sosyalleşiyorlar, hep birlikte yeni bilgiler ediniyorlar. Ayrıca, bu tarz faaliyetler hanımlara dinlenme vesilesi de oluyor.”
Son olarak neler söylemek istersiniz?
“Belçika’da birçok camii, cemaat, kuruluş ve derneklerimiz var. Genel bir gözlem yapmak gerekirse hepsi de kendi çapında güzel hedeflere ulaşmak için çabalıyor. Kimi daha aktif, kimi değil fakat çoğunun Türk toplumuna katkı sağladığını ve faydalı olduğunu düşünüyorum. Hanımlarımız ise bu tarz sivil toplum kuruluşlarının temel taşları ve olmazsa olmazları.”
- Bu haber 04-01-2015 tarihinde yayınlanmıştır.