“Küçük Gürgen’den Göçen Yörükler, Kalan Gürgenner…”
Yörük kocalarının añlattığına göre, Yörükler Karaman’dan göçürülüp bu yerlere konduruldukları zaman bu bölge balkanmış yani, sık ve sıra sıra ormanmış. Yörükler bu sık ormanları açarak, içlerine ilk çadırlarını, obalarını, yurtlarını kurmuşlar. Bu yere, Gürgen ağaçlarının çok olmasında dolayı Küçük Gürgen demişler. Ancak bu ad yalñızca kendi aralarında kalmış, Gaber adı yaygınılık kazanıp Gürgen adı unutulmaya yüz tutmuş, 4-5 kocamış Yörük’ün dışında bu adı hatırlayan ve kullanan kimse kalmamıştır.
Eskiden Yörükler arasında kullanılan Gürgen adı unutulmuştur. Yörükler arasında Gürgen’le birlikte kullanılan Gaber adı ise unutulmayıp bütün yazılı kaynaklara geçerek günümüze kadar gelmiştir. Yazılı kaynaklarda yalñızca Gaber adı kullanılmıştır.
Eskiden Yörükler arasında Gürgen olarak ta kullanılan köyün adı Makedonca resmi kayıtlarda Мал “küçük” sıfatıyla Мал Габер-Mal Gaber (Küçük Gaber) biçiminde geçmektedir. Gaber kelimesinin Türkçe karşılığı Gürgendir; Gaber, Gürgen demektir.
Bulgar kaynaklarında köyün adı hem Bulgarca Мальк “küçük” sıfatıyla Мальк Габер hem de Türkçe Кючукъ “küçük” sıfatıyla Кючукъ Габеръ biçiminde geçmektedir.
Osmanlı kaynaklarında köyün adı Arapça صَغِير Sagîr “küçük" sıfatıyla Gabr-ı Sagîr biçiminde geçmektedir.
Küçük Gürgen köyünün 1895 yılı Osmanlı salnamesinde nüfusunun 165 kişi olduğu yazmaktadır.
Bulgar kaynaklarında Küçük Gürgen köyünde 1900 yılında 165, 1916 yılında 60 kişinin yaşadığı yazmaktadır. 16 yıl içinde 105 kişi azalmıştır.
Tito döneminde, 1948 yılında köye okul yaptırılmış, yakın, dolaydaki Yörük köylerinden öğrenciler bu okula okumaya gelmeye başlamıştır.
1965’lere kadar Küçük Gürgen köyünde kimse kalmamıştır. Köyden eñ soñ Ömer ve kardaşları Sali (Salih)’yle, Sülman (Süleyman) Türkiye’ye göçmüştür.
Günümüzde köyde yalñızca evlerin taşları, bir (bıñar) pınar ve Tito döneminde yapılmış olan okulun duvarları durmaktadır(Dipçe: Resimdeki duvarlar).
Osmanlı döneminde gürgen ağaçlarının dibine konan bu Yörükler, 1965’e kadar bu Gürgennerin altında gölgelemişler. Balkan Bozgunu’ndan sonra o zor, çetin günler gelmiş, gürgennerin gölgelerini bırakıp yine, geldikleri yöne doğru, Anadolu Türkeli’sine doğru yörümüşler, 1965’e kadar köyde kimse kalmamıştır.
Bu kez, Balkan Türkeli’sinden Anadolu Türkeli’sine göç başlamıştır. Ama Yörükler’in başlarında yine göç, göçmek vardır. 600 yüzyıl gölgelendikleri gürgenleri bıraktılar; geriye Yörük’süz bir Küçük Gaber kaldı; Gürgen adı Yörükler’le göçüp gitti…
İmdi ne Yörük ne de Yörük’ün verdiği Gürgen adı var, hepsi gelmecesine, dönmecesine göçtü gitti...
Resim: İzzet İBRAHİMSOYLU, Resimdeki Yer: Küçük Gürgen köyü Okulu
- Bu haber 20-06-2017 tarihinde yayınlanmıştır.