Güneşi Görmeye Az Kaldı
Yüzyıllar önce Balkanlar, Osmanlılar tarafından feth edilmiş. 500 yıllık bir dönemden ve tüm milletler huzur içinde yaşadıklarından bahsediyoruz. Bunu kanıtlayan halktır, günümüze kadar gelen sestir. Ülkemizde yaşayan her ikisinden biri eski zamanları arıyor, Osmanlı dönemindeki var olan güzel hayattan söz ediyor.
İşte bu güzel günleri yeniden yaşamak, halk ararsında huzuru getirmek için Türk devleti yine ayakta, çalışmalarını tüm hızla devam ettiriyor. Bunu destekleyecek bir alan da spordur.
Türkiye Cumhuriyeti, kardeş ülke olan ülkemize her alanda desteklerini sürdürmektedir. Birçok proje için desteğini eksik etmeyen, gerektiğinde yanımızda olan tek ülke. Bunu bilerek hareket eden Makedonya devleti, Türkiye’ye karşı güvenini gün geçtikçe yükseltiyor.
Osmanlılar ilk kez 1324 yılında Makedonya kasabalarına adımını atmışlar. Balkanları kendi sınırları içine aldıktan sonra Rumeli’ye güneş doğdu. Bugün 2017. Makedonya’ya yine güneşi getirmek için hem siyasiler hem işadamları hem sporcular el ele verip çalışmalarını devam ettiriyorlar.
Geçen hafta haberi okuyunca çok sevindim. Makedon basketboluna Türk desteği. Her spor dalında olduğu gibi Makedon basketbolu da zor günlerden geçiyor. Özellikle maddi sıkıntısı olan, bir türlü kendi ayakları üstünde duramayan bir branş. Aylar süren başkanlık sarsıntıları, lisans polemiği vs, bu spor dalını baya sallatı.
Limak’tan gelen destek Makedon basketbolunu yine ayaklandıracak, tam zamanında atılmış bir adım. Bu anlaşma ilaç gibi gelecek, “hastalığa” yakalanmış olan Makedon basketbolunu iyileştirecek bir hareket. Yeni nesiller yetiştirilmesi için bir yardım eli olacağına inanıyorum.
Buna benzer davranışları diğer Türk firmalarından gördük. Makedonya’da faaliyet gösteren ve günden güne büyüyen Halk Bank da Makedonya milli basketbol takımına sponsor olmuştu. Ana sponsorlardan biri olan Türk bankası yıllardır milli takıma desteğini eksik etmedi.
Hem halka iç içe olması, hem de Makedon sporuna destek vermesi bağlarını güçlendirme nedeni. Bu tür adımlarla Türk-Makedon ilişkileri güçlenir, iki ülke arasındaki bağlar kuvvetlenir.
Bir örnek de voleyboldan geldi. Türk voleybolu hedefine ulaşması için göreve Makedon antrenör getirildi. Türk voleybolun başarıları için tek dökmesi önemli bir şey, alkışlanacak bir adım. Demek ki, yüzyıllarca süren bağa bazen ne kadar incelse de kopmuyor.
Ne Türk insanı elini bu topraklardan çekecek, ne de Makedonya böyle bir şey isteyecek. İyi günde, kötü günde. Hem güzel günleri paylaşmış, hem kötü. Birine yardım gerektiğinde diğeri hemen koşuyor. Birine destek gerektiğinde diğeri hemen hazır durumda bekliyor.
Böyle olunca kim ne derse desin Türk-Makedon bağı bir günde kopacak iş değil. Bunu deneyenler olmuştur elbet ama sonuç alamamışlar. Ardından karalamaklar, kötü sözler, halkın arasında huzursuzluk yaratmak amaçlı davranışlar oldu ama bu bağı kopmadı, kopacağına da hiç inanmıyorum.
- Bu haber 23-01-2017 tarihinde yayınlanmıştır.