Güzel Günlerin Geleceği Yok Ama İnsan Bekliyor İşte...
Nereye giderseniz gidin, tüm dünya ülkelerinde, devletin ekonomik kalkınmasını sağlamak, daha iyi yaşam şartları oluşturmak, huzurlu ve güvenli ortam yaratmak için çaba sarf edildiğini görürsünüz. Bizim memleketimizde ise heykel dikme yarışından başka bir şey yok. Günümüzde bir devlet için en önemli unsur olan ekonomi, bizim ülkemizde maalesef bir kaç sıra aşağıda yer alıyor. Bunun sorumluları da ülkemizde vatandaşın oylarını kötüye kullanan siyasetçilerdir. Ülkenin ekonomik kalkınması konusunda siyasetçiler sınıfta kalmıştır.
Makedonya Cumhuriyetinin bağımsızlık tarihinde yani 1991 yılından günümüze kadar ülkenin ekonomik kalkınması için pek de gözle görülür bir uğraşı bulunmuyor. Son 10 yılda Makedonya'nın en büyük ‘başarısı’ diktiği heykellerdir. Bu heykellerin vatandaşlara bir yararı dokunuyor da biz mi bilmiyoruz? En basit örneği verecek olursak, insan için en önemli unsur olan sağlık konusunda hiçbir yatırım yapılmazken, heykellerin dikilmesi ne kadar doğru? Devlet hastaneleri berbat durumda. Sağlık sistemi yerlerde sürünüyor. Sağlık kurumlarındaki bazı ihmaller nedeniyle nasıl can kayıplarının yaşandığını yakın geçmişte gördük. Buna rağmen heykeller, heykeller, heykeller...
Seçim arifelerini hepimiz biliriz. Klasik etnik gerginlikler oluşturma çabaları var. Bu dönemde de bir erken seçime daha yaklaşırken bu tür gerginliğin oluşturulması planlanıyor. İktidar ortağı Arnavutlar çift başlı kartal heykelini inşa ederek bu süreci başlattı. Arkasından da İktidardaki Makedon grup, Butel semtinde yaklaşık 50 metre uzunluğunda inşa edilmesi planlanan haçın temelini attı. Haçı anlarım da 50 metre nedir? Benim de yaşadığım Butel'de Müslümanlar yanı sıra haçın inşa edilmesinden çok sayıda Makedon ailenin de rahatsız olduğuna şahit oldum. Bu da 50 metrelik haçın inşa edilmesinin ne kadar isabetsiz bir karar olduğunu gösteriyor. Bir tarafta haçın inşaatı konusunda ısrarcı olan VMRO-DPMNE yanlıları, diğer tarafta da haçın inşaatına karşı olan fakat diğer yandan da vatandaşa hiçbir hayrı dokunmayan heykel diken BDİ yanlıları bir rekabet içerisine girdi. Yalnız bu iki grubun iktidar ortakları olduklarını da unutmayalım. Aslında her şey yazılmış bir senaryonun neticesi. Bu senaryoları beraber yazıyorlar. Bakmayın böyle birbiriyle çatıştıklarına. Siyasi puan kazanma derdindeler.
Konu hazır iktidar ortaklığına gelmişken bir - iki söz de eklemek isterim. Bu iktidar ortaklığı sadece Makedon ve Arnavut partileri VMRO-DPMNE ve BDİ'den oluşmuyor. Bu ortaklıkta Türk, Boşnak, Sırp, Roman, Ulah ve diğer etnik topluluklara ait siyasi partiler de var. Ama o partilerin görüşlerine başvurulmuyor. Çünkü onlar sözde iktidar ortakları. Onu da geçtim, bırakın sözlerinin geçmemesini, tepki bile gösteremiyorlar. Muhalefet kanadında da durumlar pek farklı değil. Aslında ülkedeki tüm koalisyon ortaklıklarında ‘küçük kardeşlerin’ sözü geçmiyor maalesef.
50 metre karelik bir dairede 70’den fazla kişinin yaşadığı başka bir ülke biliyor musunuz? Hayır bilemezsiniz. Çünkü böyle bir şey mümkün değil. Fakat Makedonya Cumhuriyeti’nin seçmen kütüğünde böyle bir durum söz konusu. Bu da seçmen kütüğünün temiz olmadığını ve bu listeyle asla seçime gidilemeyeceğini gösteriyor. Doğru dürüst bir seçmen kütüğüne bile sahip olmayan bir ülkenin siyasetçilerinden ve siyasi partilerinden vatandaşların yararına mı çalışmalarını bekliyoruz? Daha çok bekleriz.
Sürekli ‘ne olacak bu memleketin hali?’ sorusu takılıyor aklıma. Mutlaka benim gibi birçok kişinin de öyle. Tabii herkes Haziran’da yapılacak seçimlere umudu bağladı. Ülkemizde yaşanan bazı olaylar ise ümidimizi kesiyor. Güzel günlerin geleceği yok ama insan bekliyor işte...
***
Gazetemizin 600. sayısına ulaşması vesilesiyle bizlere tebriklerini sunan, ziyaretimize gelen ve her daim yanımızda olan tüm dostlarımıza ve değerli okuyucularımıza Yeni Balkan Ailesi adına teşekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum.
- Bu haber 15-03-2016 tarihinde yayınlanmıştır.