Türkçe ve Makedonya Cumhuriyeti
Arnavut partilerinin isteği üzere Arnavut dili Makedonya’da Makedon diliyle beraber resmi dil ilan edilirse eğer, o halde Türk dili de doğal olarak ülkemizde bu iki dille beraber aynı böyle resmi devlet dili ilan edilmeli. Makedonya’da yaşayan Türk milleti mensupları bu devletin kuruluşunda Makedonlarla beraber konstitutif unsurudur. Konstitutif nedir bilmeyenler için açıklık – kuruluşta hakkı geçen. Faşist Alman ve Bulgar zulmüne karşı savaşta Makedonya Türkleri ilk sıralarda yer almıştır. Açık konuşmanın zamanı geldi, taştı bile. Hem de tamamen açık! Türkçenin bu toprak parçasında ikinci sınıf bir dil konumuna getirilmesini önlemek en tabii hakkımızdır!
Makedonya Cumhuriyeti’ni ve içinde yaşayan Makedon ulusunu dünyada resmi tanıyan ilk devlet Türkiye Cumhuriyeti olmuştur. Bulgarlar Türkiye'den önce sadece devleti tanıdı ve Makedonları millet olarak tanımadılar. Bulgarların nezdinde Makedon ulusu yok, bu millet onlara göre Bulgardır. Türkiye’nin genç Makedonya Cumhuriyetini dünyada ilk tanıyan devlet olarak görmezden gelenler tabii ki benim bu teklifimi gülünç sayacaklar. İt ürür, kervan yürür...
Makedonya’da Türkçenin resmi dil olarak tanınması için sebepler o kadar çok ki, Arnavutça resmi dil tanınıp Türkçe tanınmazsa, çok büyük haksızlık yapılmış olur. Uluslararası düzeyde Yunanistan’ın Makedonya’ya uyguladığı yaptırımlar ve aldığı tavırlar karşısında yine Makedonya en büyük desteği Türkiye’den alıyor. Tüm büyük güçler Makedonya’nın kaderiyle oynar iken komşuları adından bile rahatsız oluyor ve bu ülkeyi nasıl yutarız diye düşünüyorlar. Ülkemizin tek samimi ve gerçek dostu anavatanımızdır. Şoven Arnavut partilerinin dilleri resmiyet kazanıp Türkçenin resmi dil olmaması büyük bir hata.
Bu temennimiz ne kadar gerçekçi? Evet realiteden uzaktır diyebiliriz. Buna rağmen ısrarlı olmak gerek. Partiler, Sivil Toplum Kuruluşlarımız derken, her safhada bu dileğimizi ilke edinmeliyiz. Ülküsü ve hedefleri olmayan toplumlar ayakta kalamaz, gün gelir yok olur. Daha önemli sorunlarımız var diyenler olabilir. Evet var, bunlara şimdiye kadar yer ayırdım ve elimden geldiğince ayıracağım. Ama ben bugünü ve yarını düşünmüyorum. Öteleri fethetmeliyiz. Bugünkü problemlerimizi görmezden gelmiyorum, haşa! Ancak hedeflerimiz 1, 10 veya 100 seneyle sınırlı kalmamalı, zaman sınırı tanımadan yüksek düşünmek hem hakkımız, hem de milli faziletimiz olsa gerekir.
Nicelik, yani kvantite olarak Makedon ile Arnavutlardan çok daha azız, ancak kalite, yani nitelik olarak bizim varlığımızın ağırlığı bu devletin varoluşuyla pek yakından ilgili. Makedonya Türkleri olarak bizler Makedon-Türk ilişkilerinde son derece önemli bir yere sahip olduğumuz içindir ki bunu arz edebiliyoruz. Makedon devletinin bir nevi teminatıyız. Bizim konumumuza hassasiyet gösterilmez ise ve ikinci veya üçüncü sınıf vatandaş durumuna getirilmek niyetleri güdülür ise, Makedonya’nın gerçek anlamda bağımsızlığı soru işareti altında kalır. Bu bilinçle hareket ederek Türkçenin resmi devlet dili olarak kabul edilmesinin Makedonların yararına olacağına vurgu yapmalıyız.
Biz Türkler 600 asır boyunca Makedon ulusunun milli ve dini kimliğiyle var olmasını sağladık ve yok olmaktan kurtardık. Bu, Türkçenin resmi dil ilan edilmesi için yeterli sebep değil mi? İkinci Dünya Savaşı yıllarında Batı Makedonya’da Makedon milletine onca dayatma uygulayan faşist Arnavutların dili resmi dil seçilecekse, Türkçenin çok daha büyük hakla resmi dil seçilmesi gündeme oturtulmalıdır.
TDP’nin, daha doğrusu Süleyman Baki’nin girişim ve katkılarıyla Çayır Belediyesinde Türkçe resmi dillerden biri haline gelmiştir. Bunu bir başlangıç noktası olarak alalım.
Tüm bu yazdıklarımı göz önünde bulundurarak, Arnavutçanın resmi dil olarak kabul edilmesi durumunda Türkçenin de aynı muameleyi görmemesi takdirde bunun tarihi bir hata olacağını iddia ediyorum. Bu durumda Makedonya Türklerinin asimilasyonu hızlandırılmış olacaktır.
Türklerin ve Makedonların dostluğu gelenekseldir ve kardeşliğe kadar uzanan örneklerle dolu. Büyük güçlerin şer odakları bunu bozmak için elinden geleni yapmakta hiç çekinmemiştir. Sonunda yakın tarihten bir misal: Ulu Önder Atatürk’ün Sofya’da askeri ataşe iken Kumanova’lı Makedon Açkovski’ye kılıcını hediye etmesi çok manidar bir ayrıntı...
Türkçe bu devletin kaderidir!
- Bu haber 27-02-2017 tarihinde yayınlanmıştır.