Yeni Kavram ve Nesnelere Yörüklerin Verdiği Yeni Adlar
Yıllardır Yörüklerle iç içeyim. Yörükler’in eski, geleneksel durumlarına da, yeni, modern durumlarına da tanıklık ettim, ediyorum. Eski ve yeniyi; geleneksel ve moderni; eski araçlarla yenilerini, eski giyimlerle yenilerini iç içe, bir arada görüyorum. Ne eskiden vazgeçiliyor ne de yeninin peşi bırakılıyor. Öbür toplumlar uzun zamanda, aşama aşama, deneye deneye, evrile evrile modernizme geçerken; Yörükler, bir anda kendilerini modernizmin içinde buldular. Bir anda matorla, traktorla, kamyonla; radyoyla, televizyonla, telefonla karşı karşıya kaldılar. Bu araç ve gereçler Yörükler’in günlük yaşamasına girdi. Bu yeni araç ve gereçlere Yörükler, kendi dünyalarına, anlayışlarına göre ad verdiler. Bu da yeni kavramların, kelimelerin toplum içine yayılmasını sağladı.
Yörükler, önceleri hayvanları; keçileri, koyunları, sığırları vb. İçin kullandıkları “KUUMAK (KOĞMAK-KOVMAK)” kelimesini, bu kez; mator, traktor, kamyon için kullanmaya başladılar. Türkiye Türkleri’nin “ARABA SÜRMEK” kelimesine Yörükler, “ARABA KUUMAK (KOĞMAK-KOVMAK)” dediler. Yörük delikanlıları, “Araba Kuumaya” başlamıştı. Binlerce yıllık atın yanında araba da vardı artık...
Birisi konuşurken, öbür kişinin onu dinlemesine Yörükler, “SESLEMEK” diyorlar. Radyoya “IRADYO” diyorlar. “RADYO DİNLEMEYE” de “IRADYO SESLEMEK” dediler.
Türkiye Türkleri’nin “TELEVZİYON İZLEMEK” kelimesine karşılık Yörükler, “TELEVZİYONA BAKMAK ya da TELEVZİYON BAKMAK” dediler.
Telefonun yeni yeni kullanılmaya başlandığı dönemde Yörükler, “TELEFON URMAK” derlerdi, daha sonraları “TELEFON ETMEK”, “TELEFON AÇMAK” demeye başladılar; öyle de devam ediyorlar. Türkiye Türkleri’nin kullandıkları Fransızca asıllı “CHARGE(ŞARJ)” kelimesi yerine Yörükler, “DOLDURACAK” diyorlar. Dolduracak kelimesine Kutsa, Hocalı, Kurfallı, Radanya köylerinde kullanıldığına tanıklık ettim ve çok ilgimi çekti. Türkçe’deki ‘Doldur-mak’ eyleminden Dolduracak kelimesi...Şarj Türkçe olmuştu; DOLDURACAK olmuştu...
2013 yıllında, Hocalı köyünde okuyan Yörük öğrencilerinden Türkiye Türkleri’nin “KALEMTIRAŞ” dedikleri alete “SİVRİLDECEK” dediklerini duydum. Ne güzel kelimeydi... Gerçekten de kelime, eylemle nesneyi aynı kılıyordu; bu alet kalemi, SİVRİLDİYORDU...
Radanya köyünde yaşayan bir Yörük ailesinde, telefonu cebimden çıkardığımda, ev sahibi “Uulum(oğlum) sakın TELEFONA ALDIRMAYASIN” demişti. Bu ‘Aldırmayasın’ kelimesi ilgimi çekti. Aynı kelimenin başka Yörük köylerinde aynı biçiminde kullanıp kullanılmadığını araştırdım. Ve kelimenin aynı biçimde kullanıldığına tanıklık ettim. Türkiye Türkleri’nin “KAYIT ETMEK” eylemine Yörükler, “ALDIRMAK” diyor. Evet, bu araçlar (telefon, kamera) sesi telefonun, kameranın içine ALDIRIYORDU...
Yörükler, yeni karşılaştıkları nesnelere ve kavramlara, kendi dünya görüşleri ve anlayışlarına göre ad verdiler. Bu adlandırmalar, kendiliğinden ortaya çıkmıştır. Bu yeni kelimeler, uzmanlarca ya da bilimkişilerince, dilbilimcilerin bilimsel yöntemleriyle ortaya konmuş kelimeler değil; Yörükler’in binlerce yıllık dil birikimlerinin bir sonucudur. Binlerce yıl Türkçe’yi yaşatmışlar; Türkçe’ye, Türk’çe sahip çıkmışlar...
- Bu haber 26-12-2016 tarihinde yayınlanmıştır.